İstilacı türler İğneada’nın da sorunu

Kırklareli Valisi Birol Ekici, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü uhdesinde yürütülen Denizel İstilacı Yabancı Türler (MarIAS) projesi yönetim planlarının hazırlanmasında görev alan Doğa Araştırmaları Derneği’nden Doğa Koruma Müdürü Dr. Başak Avcıoğlu ve Proje Yürütücüsü Saba Başkır, DKMP Kırklareli İl Şube Müdürü Zafer Kamay ve İğneada Longoz Ormanı Milli Park Şefi Biyolog Cansu Dumlu’yu Valilik Makamında kabul etti.

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile işbirliği içinde Küresel Çevre Fonu (GEF) finansal desteği ile yürütülen Denizel İstilacı Yabancı Türler Projesi kapsamında pilot bölgelerden biri olan İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı (deniz kısmı)’nda istilacı deniz salyangozu (Rapana venosa) türünün yerli midye türleri üzerindeki ekolojik baskısını azaltmak ve her iki türün de ekonomik değerinin sürdürülebilmesi için hazırlanan yönetim planı çalışmaları yapılıyor. Bu kapsamda Kırklareli’ne gelen Doğa Araştırmaları Derneği’nden Doğa Koruma Müdürü Dr. Başak Avcıoğlu ve Proje Yürütücüsü Saba Başkır, DKMP Kırklareli İl Şube Müdürü Zafer Kamay ve İğneada Longoz Ormanı Milli Park Şefi Biyolog Cansu Dumlu Vali Birol Ekici’yi ziyaret ederek proje hakkında bilgi verdiler. 
Denizel İstilacı Yabancı Türler Projesi, önemli denizel biyolojik çeşitlilik alanlarında istilacı yabancı türlerin önlenmesi, tespit edilmesi, kontrolü ve yönetiminde güçlendirilmiş kapasiteler ve yatırımlarla deniz ve kıyı ekosistemlerinin direncinin artırılmasını amaçlıyor. Proje uzun vadede ise, dünya üzerindeki önemli biyolojik çeşitlilik alanlarından birini oluşturan Türkiye’nin kıyı ve deniz ekosistemlerinin korunmasını destekleyebilmek amacıyla istilacı yabancı türlerin olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi için önemli katkı sağlıyor.
Ülkemiz denizlerinde görülen en tehlikeli istilacı yabancı türler olarak, Karadeniz’de taraklı deniz anası, kaykay (Mnemiopsis leidyi), deniz salyangozu (Rapana venosa), Ege Denizi ve Akdeniz’de katil yosun (Caulerpa taxifolia), balon balığı (Lagacephalus sceleratus), aslan balığı (Pterois miles) ve su sümbülü (Eichornia crassipes) sayılabilir. İstilacı yabancı türlerin etkilerinin yok edilmesi, azaltılması ve kontrol altına alınması yerli türlerimizin geleceği açısından büyük önem taşıyor.
İstilacı yabancı türler küresel olarak biyolojik çeşitlilik ve ekosistemler üzerindeki en büyük tehditlerden birini oluşturuyor.
Söz konusu türler Akdeniz ve Türkiye denizlerine Süveyş Kanalı’nın açılması, gemilerin balast sularını denizlere boşaltması, iklim değişikliğinin etkileri ve alıcı ortamın biyolojik çeşitlilik yönünden fakirliği gibi nedenlerle bölgeye geliyor. Akdeniz’de yabancı tür sayısı 1.000’i aşarken, Türkiye denizlerinde bu sayı 500’e yaklaştı. Karadeniz’de taraklı deniz anası, kaykay (Mnemiopsis leidyi), deniz salyangozu (Rapana venosa) en tehlikeli istilacı türler arasında yer alıyor. (E.Yıldırım)