İNSANLAR ARDINDA BIRAKTIKLARIYLA YAŞARLAR

İnsan vardır acılar içinde bile şükrederek mutluyum der, insan vardır mutluluk içinde mutsuzluk çeker. Kimileri bir asgari ücretle geçinmenin savaşını verirken,     kimileri bir milletvekili maaşıyla geçinemez.
Böylelerine bir yakından göz atacak olursak eğer, dolabı elbiseden kapanmasa da üstüne giyeceği yoktur.
Kimisi parasını kıyafete yatırır ama zevksizdir ve kendi aldığını kendi beğenmez.
Kimileri ille de marka olacak der.
Bazıları da, kıyafeti veya giydiği markayla değil de insanlığı ile iz bırakır bizlerde.
 Oysa dünyanın öbür ucunda bir parça ekmeğe el açanlar varken bu kadar israf, haramın da ötesindedir.
Bugün yaptığı yemeği akşama bayatlamış diyerek çöpe atanları  gördüğümde, ekmeğini çöpten çıkaranları gördükçe ellerinden öpesim geliyor.
Garip bir dünyada yaşadığımız inkâr edilemez, ne yazık ki dünyadan daha garip bir yolculuk içindeyiz.
Muhtaç olan bir kişiye bir kuruş yardım yapmamak için dokuz dereden su getirirken, hiç gereksiz yerlerde cepler son kuruşuna kadar boşaltılabiliyor maalesef.
Bir kitaba 5 TL veremezken, bir şişe içkiye, dört, beş misli fazlasını hesaba  kitaba vurmadan verebiliyor olduğumuzu herkes biliyor.
Bu dengesizliklerden kurtulmadıkça bizlerin de benliğini kaybedeceği günler hiç uzak sayılmaz.
İnsanların en büyük zenginliği gönül zenginliğidir, gönlü boş olanın ömrü de boşa geçmiş sayılmaz mı?
Çocuklarımıza bırakabileceğimiz en büyük miras insan olabilmektir, yoksa boşa geçen ömre yaşam deyip gelip göçeriz bu dünyadan, ardımızdan bir iz bile bırakamadan.
Oysa insanlar ardından bıraktıklarıyla yaşarlar.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol