VALİ ESENGÜL CİVELEK İLE KIRKLARELİ'Nİ KONUŞTUK

Sayın Esengül Civelek şu an Türkiye'de iki kadın validen birisidir. Kırklareli'ne Yalova Valiliği'nden gelmiştir. Kısa sürede Kırklareli onu, O Kırklareli'ni sevmişlerdir. Sayın Vali son derece hareketli, dur durak bilmiyor, köylere gitmeyi, köylülerle buluşup konuşmayı seviyor. Köylerle, köylülerle ilgili olarak diyor ki "Köyler güne yeni fikirlerle, düşüncelerle uyanıyorlar. Bu Kırklareli'nde yeni bir atılıma işarettir. Kırklarelililer geçmişte bu tür atılımların gerçekleştiğini söylüyorlar." Avrupa Birliği kapsamında, Türk-Bulgar ilişkileri gereği yapılıp geliştirilen projeler sevindirici boyuttadır. Proje yapma kültürü oluşmuştur. Burada sorun yoktur, "İlişkiler sağlıklı bir zeminde yürüyor".
Köylü halka, kentli insana kulak verip onları dinleyen başkaları da köyde ve köylüde üretim, girişim bazında bir değişim gözlemiş olmalıdır. Köyler ürün çeşitlerini arttırmak istiyorlar. Daha fazla verim almanın yollarını arıyorlar. Geçmişte çiftçiler ne ekmişler, ne yetiştirmişler, üreticiler ne verim almışlar, onlar üzerinde duruyorlar, soruyorlar, ilgileniyorlar diyor. Ben de Sayın Vali Esengül Hanım'a katıldığımı söyledim, bu gözlemlerimi de kendilerine aktardım.
Sayın Vali Esengül Civelek'e yerel basını nasıl bulduğunu, basını okumaya vakit bulup bulamadığını da sordum. "Okumayı çok sevdiğini, basını izlediğini, önemsediğini" söyledi. Basınla bir sorun yaşamadıklarını belirtti. Bu arada pekmezi ve dokumaları ile tanınan Poyralı'da pekmez satış tezgahları yaptırdıklarını, çalışmaların devam ettiğini belirtti. Biliyor musunuz dedim, Poyralı benim köyümdür. Okumuş ve okumakta olan insanı çok olan bir köydür. Mesleklerinde başarılı insanlar vardır diye ekledim. Sözü Sayın Esengül Hanım'ın TASAM'dan yani "TÜRK ASYA STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ'nin" 9 yıldan beri ödül vermekte olduğunu öğrendiğim "STRATEJİK VİZYON SAHİBİ BÜROKRAT" ödülünü aldığına değindim ve kendilerini kutladım. Kırklareli Valisi'nin ödül alması Kırklarelilileri sevindirir, onurlandırır dedim. Kendileri de ödül törenini anlattılar. Törene bazı yabancı ülke devlet adamlarının da katıldıklarını söylediler.
Sayın Vali Esengül Civelek iş ve meslek hayatında EKİP ÇALIŞMASI'na önem verdiğini, ekip çalışması yönteminde işi paylaşmak imkanı olduğunu belirtti. O sıra aklımdan Fransız Kültür Bakanı Andre Malraux'u aklımdan geçirdim. Zira Sayın Vali bizim iş hayatında başarılı olamadığımız bir çalışma şeklinden söz ediyordu. Zira 1960'lı yılların başında Avrupa Birliği'ne başvuru belgesi imzalanırken Türkiye'nin ilkokullarında yeni bir müfredat programı tartışılıyordu. Küme Çalışmaları Yöntemi ile konuların işlenmesi konuşuluyor, uygulamaya geçiliyordu. Ben Cumhuriyet Gazetesi'ne yazdığım bir yazı ile bu programı övmüştüm ve bu konuda Rehber Öğretmen olarak görevlendirilmiştim. Rehber Öğretmendim, kursunu da görmüştüm ama bana hiçbir öğretmen "Bu Küme Çalışması Nasıl Şeydir?" Diye sormadı. Oysa bugün Sayın Vali Esengül Hanım'ın söz konusu ettiği çalışma hayatımız için benimsediği Küme Çalışması Batı Uygarlığını yaratmış kültürdür. Bir anlamda ŞİRKETLEŞME KÜLTÜRÜ'dür. Hani derler ya "BİR ELİN NESİ VAR İKİ ELİN SESİ VAR" onun gibi bir şey. İnsanlar biraraya gelmek sureti ile çok daha başarılı oluyor, verim elde ediyorlar. Bizde şirketleşmede, kooperatifçilikte başarısızlığımızın nedeni KÜME KÜLTÜRÜ'nden yoksun oluşumuzdur. Bireysel çalışma uğruna çok şirketin dağıldığı, başarısızlığa uğradığı malumdur. İş ve ticaret hayatında güçleri, imkanları, sermayeleri birleştirip şirketler kurmak bir EKİP ÇALIŞMASI'dır. Sanırım Sayın Vali bunu öne çıkarmak, iş hayatımızda bu yolla çalışmak gerektiğini vurgulamak istedi. Çağdaş bir uygulamayı düşünmek bile insanın zamana uyduğunu gösteriyor.