Uzunköprülüler de Panik Yapmıştı; İl Sağlık Müdürlüğünden Yürekleri Ferahlatan Açıklama “Uyuz Vakalarında Artış Yok, Bilakis Azalma Var!”

Sonbaharın ilk günlerinden bu yana Edirne merkezde yayılan bir söylenti il genelinde panik havası estirmeye yetti. Edirne yerel basının ve bazı sağlıkçıların iddiasına göre uyuz vakalarında ciddi artışların tespit edildiği iddia ediliyordu. Hatta hastaneye başvuranların sayısının günden güne arttığına dair söylentiler ile birlikte birçok vatandaş kalabalık yerlere girmekten imtina ederek, fiziki teması en aza indirmişti. Sağlık ve ticaret noktasında ilçemizden birçok kişinin günaşırı merkeze gittiği göz önüne alındığında Uzunköprü’de vatandaşlar da uyuz vakalarının hangi düzeyde olduğu ile ilgili meraklı sorular yöneltmeye başlamıştı. Tüm bu ciddi iddiaların ardından İl Sağlık Müdürlüğü bir açıklama yayınladı. Yapılan açıklamada, “Son dönemde uyuz vakalarının artış iddiaları bir yana, 2020 yılından bu yana vakalarda ciddi oranda azalma olduğu tespit edilmiştir” denildi. 

Son günlerde Edirne merkezde dilden dile dolaşan iddialar tüm Edirne genelinde bir tedirginlik ortamı yarattı. İddialara göre Edirne merkezde uyuz belirtileri ile hastaneye başvuranların sayısı iki kat artmıştı. Uyuz tedavisinde kullanılan el yapımı ilaçların da sıkça reçete edilmeye başlandığı noktasında yayılan iddialar panik ortamının artmasına yetti. Gün aşırı Edirne’nin yolunun tutan birçok Uzunköprülü de iddiaların ardından tedirgin olmaya başladı. Özellikle toplu taşıma, toplu alanlar ve kişisel temasla yayılma imkanı yakalayan bir hastalık olan uyuz ciltte tahriş ve şiddetli kaşıntı belirtileri ile ortaya çıkıyor. Edirne İl Sağlık Müdürlüğü de son günlerde dilden dile yayılan bu iddialar ile ilgili olarak bir açıklama yayınladı. Yapılan açıklamada uyuz hastalığının dünya genelinde hala yaygın bir hastalık olduğunu vurgu yapılırken gelişen tıbbi yaklaşımlar ile tedavisinin de bir o kadar basit olduğu vurgusunda bulunuldu.

“2020 YILINDAN İTİBAREN İL GENELİNDE CİDDİ AZALMA GÖRÜLDÜ”
Edirne İl Sağlık Müdürlüğünden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi, “Uyuz tüm dünyada yaygın olarak görülen ve tedavi edilebilen bir hastalıktır. İlimizde de uyuz vakaları değişken oranlarda görülebilmektedir. İlimizde ki uyuz vaka sayıları incelendiğinde 2019-2020-2021 yıllarına göre 2022 yılında vaka sayılarında bir artış saptanmamış olup aksine 2020 yılından günümüze vaka sayılarında anlamlı düzeyde bir azalma olduğu tespit edilmiştir. İl Sağlık Müdürlüğümüzce konu yakından takip edilmekte ve gerekli çalışmalar titizlikle yapılmaktadır”.

UYUZ NEDİR? NASIL BULAŞIR? TEDAVİ YÖNTEMİ NEDİR?

Uyuz hastalığı, sarcoptes scabiei von hominis adlı akarın neden olduğu bir tür cilt hastalığıdır. Kişide kaşıntı ve döküntüye neden olan uyuz hastalığı, özellikle sonbahar ve kış aylarında artış gösterir ve son derece bulaşıcıdır. Dünya çapında oldukça yaygın olarak görülen sarcoptes scabiei von hominis akarının cildin üst katmanına yerleşmesiyle ortaya çıkan uyuz, akarın ciltte tüneller açarak ilerlemesine bağlı olarak kaşıntıya neden olur. Geceleri daha yoğun bir şekilde kaşıntıya neden olan hastalık, tedavi edilmediğinde döküntü ve yara oluşumunu beraberinde getirir. Uyuz, kişisel hijyenden bağımsız olarak herkeste görülebilir. Bakım evi ve askeri kışla gibi toplu yaşam alanlarında çok daha kolay yayılan uyuz hastalığı, kedi ve köpek gibi evcil hayvanlardan ziyade insandan insana bulaşır. Uyuz, son derece kolay bulaşan bir hastalıktır. Hastalığın görülme sıklığı sonbahar ve kış aylarında artış gösterir. Okul, hastane, bakım evi ve kışla gibi yerlerde çok daha sık rastlanan uyuzun kaynağı, halk arasında uyuz böceği olarak bilinen sarcoptes scabiei von hominis akarıdır. Uyuz, aile bireyleri arasında da sıklıkla bulaşır. Hastalığın bulaşma şekli, ten teması ile olabileceği gibi ortak kullanılan yatak, çarşaf, havlu ve kıyafetler de hastalığı taşıyabilir. Bunun sebebi akarın insan vücudu dışında 1-2 gün kadar yaşayabilmesidir. Uyuz hastalığı tanısının ardından hekim, genellikle krem ve losyonlardan oluşan bir tedavi düzenler. Bu krem ve losyonlar, kaşıntı şiddetinin arttığı gece saatlerinde boyundan aşağı doğru tüm cilde uygulanır. Sabah uyandığında kişinin duş alması gerekir. Bazı vakalarda hekim, oral ilaçların yanı sıra kaşıntı ve diğer semptomları hafifletmek için ek ilaçlar da verebilir. İlaçların hekimin önerdiği şekilde ve sürede kullanılması hastalığın tedavisi için son derece önemlidir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol