Ramazan Bayramında 9 günlük tatili fırsat bilerek, ege ve güney sahillerine koşanların yanı sıra Trakya'nın incisi İğneada'yı tercih edenler de oldukça fazlaydı. Tüm Türkiye'de Rusya ile yaşanan gerilimin sona ermesinin ardından yaşanan turizm patlamasının etkileri görülürken, 9 günlük tatilde İğneada beldesine de yaklaşık 65.000 araç giriş yaparak bir rekora imza attı…
Türkiye, yeniden canlanan turizmini konuşuyor bugünlerde… Kasım 2015'de Rusya ile yaşanan uçak krizinin ardından, gerilen ipler bir anlamda kopma noktasına gelmiş, Rusya'nın uyguladığı yaptırımlar iki ülke arasında diplomasiyi olumsuz yönde etkilemişti. Hal böyle olunca ülke turizmi de bu konuda üzerine düşen payı almış, yaşanan terör saldırıları ve son olarak Atatürk Havalimanında yaşanan acı olay, dış ülkelerin tatil lokasyonunu Türkiye'nin haricinde başka ülkelere kaydırmaya yöneltmişti. Ancak Haziran sonunda Rusya ile yaşanan olumlu diplomatik gelişmeler, ülke turizmi açısında adeta bir bayram havası yaşattı. Öyle ki, gerilim esnasında otellerin doluluk oranı oldukça düşük oranlarda seyir ederken, iki ülke arasındaki buzların erimesinin ardından Rusya'nın rezervasyon tercihlerinde Türkiye ilk sıralara yerleşti. Şimdiden otel doluluk oranları % 100'e ulaştı.
İğneada da coştu
İç turizmde ise tabiri caiz ise fırtına öncesi sessizlik sona erdi. Ramazan ayının sona ermesi ve 9 günlük bayram tatilinin başlaması ile pekçok vatandaş aileleri ile birlikte ege ve güney sahilleri başta olmak üzere soluğu plajlarda aldılar. Oteller dolup taşarken, yazlık mekanlara büyük ilgiden ötürü Avşa adasında örneğine denk geleceğimiz gibi yiyecek sıkıntısı dahi yaşandı.
Elbette sadece güney ve ege sahilleri tercih edilmedi. İstanbul'un yanı başında, sessizliği ve sakinliği ile meşhur, doğası ile muhteşem bir sentez içerisinde yer alan Trakya'nın incisi İğneada da pekçok vatandaşın ilk sırasında yer aldı. Öyle ki sezon başından itibaren turizmde yaşanan sıkıntı esnasında bile misafirlerini ağırlayan şirin beldemiz, Bayram tatilinde adeta coştu.
65 bin araç giriş yaptı
Verilere göre bayram süresince İğneada'ya yaklaşık 65.000 araç giriş yaptı. Bu da beldenin hemen hemen 200.000 kişiyi ağırladığını gösteriyor. İğneada plajı bayram boyunca tamamen dolu olan görünümü ile beldeye hem katma değer sağladı, hem de reklamını yapmış oldu.
Belde esnafı durumdan son derece memnun olduğunu belirtirken, bayram boyunca otel ve pansiyonlar tam doluluk oranına ulaştı. Esnaf, yaşanan bu gelişmelerin ardından umutlu olduğunu belirterek; "İnsanımız Ramazan ayında doğal olarak tatil yapmamayı tercih etti. Ramazan'ın ardından elbette bayramda bir hareketlilik bekliyorduk. Ancak tahminimizden oldukça üstünde bir ilgiyle karşılaştık. Bu da bizleri oldukça sevindirdi. Ülke turizminin yaşadığı olumlu gelişmeleri de göz önünde bulundurursak bu sezonun artık böyle geçmesini temenni ediyoruz" dediler.
Plajda istemediğimiz
manzaralar
Başta boğulma olayları olmak üzere plajda güvenliğin en üst seviyede tutulduğu, esnafın özellikle dışarıdan gelen misafirlerini ağırlamak için gösterdiği yoğun çabaya tatilcilerin aynı hassasiyetle cevap verdiği ise pek söylenemez açıkçası. Özellikle çöp konusunda duyarlılık göstermeyen bazı vatandaşlar, plajdan ayrılırken bıraktıkları pislikler ile insanımıza yakışmayan bir tavır sergiliyorlar. Bu konuda hassasiyet bekleyen İğneada sakinleri, misafirlerinden daha çok duyarlılık bekliyor. (Kutluay Uyanık-İğneada)
Kimse kusura bakmasın bayram tatilinde kendi memleketimizde müstemleke gibiydik. Adamlar deli gibi İğneada'yı doldurdular bir de "Böyle pis yer olur mu ?" diye veryansın ediyorlar. Yahu siz gelmezden evel böyle değildi buralar. Siz ne vakit akşam oldu geri dönüş yoluna koyuldunuz sizin bıraktığınız pisliği çeri çöpü bizler temizledik. Kimi kime şikayet ediyorsun ? İğneadalılar işinde gücünde tarlasında bahçesinde. Denize girdikleri bile yok çoğu zaman. Çünkü zamanları yok. Biz mi kirletiyoruz burayı siz ziyaretçiler mi ? Hadi çöpler toplanmıyor diyebilirsin. Ondan biz de şikayetçiyiz ama küçücük belediyenin personel ve iş makinesi imkanları ortada. Esnafa laf atanlar var mesela. Yahu İğneadalı işletmeciler bellidir. Onun haricinde bu beldede dışarıdan gelip işletmecilik yapanlar da belli. Sizi kim mağdur ediyorsa fahiş fiyatlar çekiyorsa sözüm ona kazıklıyorsa gidin zabıta orada. Şikayet edin ama herşeyi İğneadalılar'a yıkamazsınız. Neymiş ekmek bitmiş yakıt bitmiş. Sen nereye geldiğini incelemeden kafana göre basıp gelirsen olacağı bu. 3 bin nüfuslu yer bir günde 60 bin olmuş sen plajda yer bulduğuna şükret. Millete temizlik medeniyet dersi vereceğine giderken çöpünü topla hemşerim. Biz bizi biliriz. Ama şu eleştirye katılırım. Turizmi doğru yönetemiyoruz malesef. Ne belediyeler ne yerel yönetimler ne esnaf ne oteller-pansiyonlar. Her yerde güneyde de olan fırsatçılık malesef buraya da musallat oluyor. her esnafı kötüleyemeyiz ama böyle. denetimler yok gibi. Evinin anahtarını veren pansiyoncu olmuş. Vergisi algısı o pansiyonun denetlemesi falan hakgetire. Malum büyük otellerin "Tüm İğneada benim olsun benden önce turizm mi vardı ?" iştahı zaten ortada. Yemek yenilen yol boyu mekanların fiyatlarında gözle görülür yükselme varken kalitede düşme var.