Termik Santral için “Mevzuattan İade - İptal” kararı

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü, Kırklareli’de yapılması planlanan EREN-1 2x(245 MWe/250 MWm/585 MWt) Entegre Termik Santrali projesi için “Mevzuattan İade / İptal” kararı verdi. 21 Eylül’de alınan karar Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’nün “Çevresel Etki Değerlendirmesi "Mevzuattan İade/İptal" ve "ÇED Olumsuz" Proje Listesi”nde yer aldı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının WEB sayfasında 21 Eylül 2020 yapılan duyuruda EREN-1 2x(245 MWe/250 MWm/585 MWt) ENTEGRE TERMİK SANTRALİMEVZUATTAN İADE / İPTAL denildi.Trakya Platformu’ndan yapılan bir açıklama ile söz konusu karar “Can suyu” olarak tanımlandı. Trakya Platformundan konuya ilişkin yapılan açıklamada;
“Covid 19 pandemi sürecinde yaşanan bir çok olumsuzluk varken, Bu haber can suyu gibi, aşı gibi geldi. Can suyu gelen bu haber, dileriz ki termik santral olarak tekrar geri gelmez. Gelirse de 2 yıl önceki kararlılıkla aynı yerdeyiz. Ne duruşumuz da, ne kararlılığımızda bir adım geri atmadık, atmayacağız” denildi.
2 yıllık bu süreçte neler yaşanmıştı?..
Açıklamada ayrıca 2018 yılından günümüze yaşananlarada değinildi. Trakya Platformu’nun süreç için
Değerlendirmesi şöyle;
“Bölgede yaşayanlar olarak 27 Haziran 2018 yapılan duyuruda 8500 yıldır yerleşik tarım yapılan bereketli topraklar üzerine Kömürlü Termik Santral duyurusu ile bölgede yaşayanlar, köylüsü, kentlisi, meslek odaları, dernekler, muhtarlar, kooperatifler, sivil toplum örgütleri, siyasetçisi, kadını erkeği, genci yaşlısı, çocuklar, bilim ve hukuk insanları bir araya gelerek varlık nedeni olan yaşam alanlarını, toprağını, suyunu, havasını savunmak ve geleceğe miras bırakmak için hızlıca bir araya geldiler.
Birçok salon toplantısının yanı sıra, kahvelerde, evlerde sokalarda bilgilendirmeler yapıldı. Bu süreçte özellikle Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Çalışma Gurubunda ki gençlerimiz toplantı organizasyonlarının yanı sıra tarlalarda, evlerde, meralarda, sosyal medyada yerel ve ulusal basında sesimiz oldular. Kent Konseyi öncülüğünde yürütülen bu çalışmalara Trakya Platformunun Bilim ve Hukuk kurulları köylerdeki düğün salonlarını dolduran insanları bilimsel ve hukuksal olarak bilgilendirdiler. Sürecin her aşamasında ne yapılması gerekiyorsa hepsi yapıldı.
Trakya’nın bir bütün olarak ekolojik, kentsel, doğal, çevresel,tarihsel, kültürel değerleriyle birlikte korunması ve gelecekkuşaklara ve zamanlara taşınabilmesi bizlerin yaşamsal varlık sebebi olduğundan Trakya’nındeğerlerinin, varlıklarının talan edilmesine, ranta açılmasına,sağlıklı ve dengeli bir çevre ve kent yaşamının yok edilmesine,zarar görmesine karşı mücadeleyi bütünlüklü sürdürebilmek için her şart ve koşulda, yaşamı savunmaya devam edeceğiz.”

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. "yaşadım diyebilmek için" 23 Eylül 2020 Çarşamba 20:27:58

    Yaşamınıza kastedenlere karşı tek bir yürek olarak mücadele verip zaferle çıktınız kutlu olsun...