“Tarım üretimi çiftçinin elinden yavaş yavaş alınıyor”

TBMM Genel Kurulunda ayçiçeği üretimi üzerine konuşan CHP Kırklareli Milletvekili Turabi Kayan, “Türkiye'de tarım üretimi çiftçinin elinden yavaş yavaş alınıyor. Türkiye'de, tarımsal arazinin 300 dekara kadar yabancılara satılma hakkı getirildi. Bu, Bakanlar Kurulu kararıyla 600 dekara kadar çıkarılıyor. Peki, bir kişi 600 dekar alıyorsa 20 kişi bir araya gelip beraber bir iş yapmaya kalktığı zaman 12 bin dekar yapar. 12 bin dekar bir köyün işleyebileceği arazidir. Bunun gibi bin tane, 10 bin tane işletme kurulursa düşünebiliyor musunuz, Türkiye’de köy kalmayacak, Türkiye’de üretmek için çiftçi bulamayacağız” dedi.

CHP Kırklareli Milletvekili Turabi Kayan, 12 Nisan 2022 Salı günkü TBMM Genel Kurulunda ayçiçeği üretimi ve ayçiçeği yağı üzerine söz aldı. Konuşmasına ayçiçeği tohumunun yurt dışından 1 kilosuna 170 lira ödeyerek alındığını, 1 kilo ayçiçeğinin ise 12 lira olduğunu belirterek başlayan Turabi Kayan, Romanya’nın Fransa’nın, Rusya’nın ayçiçeği tohumunu kendisinin ürettiğini Türkiye’nin ise dışarıdan almaya alıştığını ifade etti. Çiftçinin üretim yaptığı halde yat sahibi gibi KDV ve ÖTV’siz mazottan faydalanamadığını söyleyen Kayan, şöyle konuştu;
“Şimdi, toprak işlemek için önce mazot lazım, motorin lazım. Değerli arkadaşlar, çiftçiye motorinin litresi 19 lira ama bot gibi, yat gibi araçlara motorininin KDV’si yok ve özel tüketim vergisi (ÖTV) de yok. Şimdi, bu arkadaşlar üretim için mi motorin harcıyorlar? Hayır. Ama çiftçi üretim için harcıyor. Siz üretime bu kadar ÖTV ve KDV yüklerseniz çiftçinin ürettiği malın maliyeti otomatik olarak artacaktır. Bu şekilde de halkımızın yiyecek olarak kullandığı ayçiçeği yağı fiyatı da otomatik olarak artacaktır. Şimdi, soframızdaki ayçiçeği yağının litre fiyatı ne kadar? Değerli arkadaşlar, 1 litresi 50 lira, 2 litresi 80 lira, 5 litresi 180 lira, 18 litresi 638 lira. Şimdi, değerli arkadaşlar, size bir enteresanlık daha söylemek istiyorum: Türkiye'de 5 litrelik yağ 187 lira, yurt dışında aynı yağ ve aynı marka -bizim yerli markamız- 56 lira değerli arkadaşlar. Niye böyle, niye böyle? Çünkü dışarısı sübvanse yapmasını biliyor. Bizde sübvanse yok, bizde çiftçiye sürekli olarak yüklenme var ve bu yüklenme de sürekli olarak sonunda sofraya geliyor değerli arkadaşlar.”
Ayçiçeğimizi biz kendimiz üretiriz
“Şimdi, ayçiçeği üretimi olan Türkiye'de 7,3 milyon dekar, yıllık üretim 1 milyon 900 ton, ithalat 1,1 milyon ton. Değerli arkadaşlar, bu vaziyette yaklaşık olarak üçte 1’ini ithal etmek zorunda kalıyoruz. Şimdi, bu, aşağı yukarı dekarında 250 kilogram ayçiçeğine tekabül eder. Biz bu 7,3 milyon dekarı 10 milyon dekarı çıkarırsak ve üretimi de bir şekilde destekleyerek dekarını 300 kiloya getirirsek 3 milyon ton ayçiçeği yağını biz kendimiz üretiriz değerli arkadaşlar ve dışarıya da muhtaç olmayız. Bu nasıl olur? Bu, tarımsal alanlara fabrika kurmakla olmaz değerli arkadaşlar. Bu, fabrikaları kırsal alana çekerek ve bizim tarımsal alanlarımızı sürekli olarak arttırmakla olur. Biz ne yapıyoruz? Sürekli olarak Trakya gibi en mümbit toprağın olduğu yere getiriyoruz, fabrika kuruyoruz. Hem de ne fabrikalarını kuruyoruz? Tekstil fabrikalarını kuruyoruz. Tekstil fabrikaları sadece işgal ettikleri yeri yok etmiyor değerli arkadaşlar, aynı zamanda bunların ürettikleri kimyasal atıklar da bizim tarımsal alanlarımızı sürekli olarak azaltıyor ve verimlerini de sürekli olarak düşürüyor.”
20 yılda Konya ovasına su gitmedi
“Türkiye'de yaklaşık olarak ekim alanı 27 milyon hektar, yaklaşık olarak da 28 milyon hektar. Bunun yaklaşık olarak 4,5-5 milyon hektarına ayçiçeği ekiliyor. Değerli arkadaşlar, şimdi, ayçiçeği, özellikle sıcak bölgelerde yetişen bir bitki, soğuk bölgede ekmeniz mümkün değil ve yazlık bir bitki. Yazlık bir bitki olduğu için hâliyle suya ihtiyaç var. Peki, su sorunumuzu çözdük mü? Ayçiçeğinin bir kısmı da Konya Ovası’nda yetişiyor. Konya Ovası’na biz suyu götürdük mü? Yirmi yıldan beri sürekli olarak kalkındığıyla, sürekli olarak doğru yatırımlar yaptığıyla övünen AKP, Konya Ovası'na su götürememiştir bugüne kadar.”
“Nereden geldi bu emir?”
“Bizim şeker fabrikalarımızda ürettiğimiz şeker, Türkiye'nin ihtiyacından önceden katbekat fazlaydı ama bu fazlalığı bir şekilde dışarıdan bir emir gelerek… “Nereden geldi bu emir?” derseniz, hepiniz biliyorsunuz, Amerika Birleşik Devletleri'nden. Cargill’in baskısıyla Amerika Birleşik Devletleri Türk Hükûmetine baskı yapıyor ve Türkiye'de şeker fabrikaları bir hafta içinde satışa çıkıyor değerli arkadaşlar. Şu anda, Türkiye'de üretilen şeker Türkiye'nin ihtiyacı olan şekeri karşılamıyor değerli arkadaşlar. Bu şekilde üretimle biz yarın dışarıdan şeker ithal etmek zorunda kalacağız. Şeker ithal etmeye mecbur kaldığımız zaman da şunu bilin ki karaborsaya düşecektir. Gemilerle getirdikleri zaman, karaborsada şeker yükselsin diye kapaklarını açmayacaklar ve şeker tavan yaptıktan sonra kapaklar açılınca Türk halkını müthiş bir şekilde kazıklayarak Amerikan şirketine kazandıracaksınız.”
Tarım çiftçinin elinden 
alınıyor
“Türkiye'de tarım üretimi çiftçinin elinden yavaş yavaş alınıyor. Değerli arkadaşlar, şimdi, Türkiye'de, tarımsal alanın, tarımsal arazinin 300 dekara kadar yabancılara satılma hakkı getirildi. Bu, Bakanlar Kurulu kararıyla 600 dekara kadar çıkarılıyor. Peki, bir kişi 600 dekar alıyorsa 20 kişi bir araya gelip beraber bir iş yapmaya kalktığı zaman 12 bin dekar yapar. 12 bin dekar bir köyün işleyebileceği arazidir değerli arkadaşlar. Bunun gibi bin tane, 10 bin tane işletme kurulursa düşünebiliyor musunuz, Türkiye’de köy kalmayacak, Türkiye’de üretmek için çiftçi bulamayacağız değerli arkadaşlar.”
Trakya’da pancar üretimi yaptıramıyorlar
“Bugün benim bölgemde, Kırklareli bölgesinde Alpullu Şeker Fabrikasını alan şahıslar, bizim Trakya’da pancar üretimi yaptıramıyorlar değerli arkadaşlar. O kadar uğraştıkları hâlde -Pancarköy, Alpullu Şeker Fabrikasının olduğu yere 3 kilometre mesafededir- ismini pancardan alan Pancarköy’de bugün 1 dekar pancar ekilmiyor değerli arkadaşlar. İnsanlarımızı pancar ekiminden kopardınız, insanlarımızı yağ mahsulü olan ayçiçeği üretiminden koparacaksınız ve aynı şekilde zeytin ağaçlarını sökerek, zeytin yerlerine turistik bölgeler, fabrikalar kurarak insanlarımızı zeytin üretiminden de koparacaksınız. Ondan sonra bu topraklar bizim elimizde olmayacak, yabancıların elinde olacak; yabancıların tarlasında Türk çiftçisini, Türk insanını köle gibi çalıştıracaksınız. Bundan haberiniz var mı? AKP’liler size sesleniyorum, ses yok; MHP’li arkadaşlarım, milliyetçi arkadaşlarım size sesleniyorum.
Bizim bölgemizde, Osmanlı zamanında toprakların tamamını Almanlar işliyordu, aynı şekle çevirmeye çalışıyorsunuz, yabancılara bu toprakları peşkeş çekmek istiyorsunuz; Türk insanını da onların çiftliklerine, onların fabrikalarına köle yapmak istiyorsunuz. Bunu dünya tarihinde gördük, bizden başkası da gördü, Afrika’da gördü. Siz bunu yeniden yaşayarak mı görmek istiyorsunuz?” (H.Murat Taner)

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. A bir vekilimiz daha varmış. 16 Nisan 2022 Cumartesi 11:48:52

    A çok şaşırdım. Bir vekilimiz daha varmış. Onca senedir Vecdi beyden başka chp.li vekilimiz yokmuş sanıyorduk. Ortada gözükmeyen sayın vekilimizi nihayet kürsüde gördük. Kırklareli bir vekili olduğunu daha hatırladı vesileyle. Sandık yaklaşırken kendini hatırlatma çabasından öte düşünmüyorum ama artık.

  2. silin listenizden 17 Nisan 2022 Pazar 17:34:58

    Bu kez size dayatılacak bu gibi lüzumsuz ve kendine hizmetli vekilleri seçmeyin tekrar...