"Satılmaması için sonuna kadar mücadele ediyoruz’’

21 Mart Çarşamba CHP Kırklareli olağan toplantısında gündemin birinci maddesi özelleştirilmesi için ihaleye çıkacak Alpullu Şeker Fabrikası oldu.  

Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli’nde olağan toplantısını dün gerçekleştirdi. Toplantının ana gündemi Alpullu Şeker Fabrikası için 25 Mart Pazar günü Lüleburgaz’da yapılacak Trakya Şeker Yürüyüşü Eylemi oldu. Toplantıya CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, İl Başkanı Tayfun Okan Çobancık, Merkez İlçe Başkanı Gürcan Saatçı, Merkez İlçe Kadın Kolları Başkanı Nursel Aldemir, Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı Ali Bayram ve partililer katıldılar.
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Merkez İlçe Başkanı Gürcan Saatçı, Alpullu Şeker Fabrikası’nın özelleştirmesine karşı yaptıkları faaliyetleri partililerle paylaştı. Saatçı, imza kampanyası, bilgilendirme çalışmalarına devam ettiklerini belirtti.
‘’Hepinizi davet ediyoruz’’
İl Başkanı Tayfun Okan Çobancık, konuşmasında; ‘’Biz geçen toplantıdan beri il örgütü olarak toplantılar yerine artık bizzat sahaya çıktık. 25 Martta yapılacak olan Lüleburgaz’daki Şeker Fabrikalarının kapatılmaması adına miting ile ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu bağlamda Şeker Platformu kuruldu Lüleburgaz ve Kırklareli’nde. Biz Eğitim Sen ile bu konu ile ilgili bir toplantı gerçekleştirdik. Gündemde 25 Mart Pazar günü Lüleburgaz’daki mitingimiz var. Bununla ilgili olarak platform ve partimiz diğer siyasi partilerle beraber ortak çalışmalar gerçekleştiriyor. Aynı zamanda da 31 Mart Cumartesi günü Alpullu’da Pancar Kooperatiflerini yani bizzat tarlada emeği olan üreticilerimizin büyük bir mitingi olacak. Bu konuyla ilgili genel başkan yardımcılarımız Sayın Veli Ağbaba ile istişare içindeyiz. Bunun organizasyonu için mücadeleler yapıyoruz. Bu Şeker Platformu dediğimiz yapıda Eğitim Sen, Pancar Kooperatifleri, Cumhuriyet Halk Partisi, Emekli Sen, Ziraat Mühendisleri Odası, HDP, DİSK, Gıda-İş, ÖDP, Genel-İş, Tabipler Odası ve birçok sivil toplum örgütleri ve duyarlı insanlarımız var. Bu konuyla ilgili toplantılar yapılıyor. Biz de Genel Başkan Yardımcılarımız seviyesinde Bu konuya nasıl katkı sağlayabiliriz diye istişareler içerisindeyiz. Bildiğiniz üzere genel başkan yardımcılarımız ve milletvekillerimiz bu konuyla ilgili Şeker Fabrikalarının satılmasıyla ilgili illerimizi tek tek geziyorlar. Bu konuyla ilgili çalışmalar yapıyorlar. Şu an gündemimizdeki en önemli madde 25 Mart Pazar günü Lüleburgaz’da yapacağımız etkinlik. Hepinizi davet ediyoruz. Kalabalık bir şekilde orada olmamızda fayda var. Bu sadece Şeker Fabrikalarının kapatılması için değil, orada konuşmacılardan bir tanesi doktor olacak. Bize nişasta bazlı şekerin ne kadar insan sağlığı için sorun olduğunu, kanserojen etkilerini anlatacak. Tabi bizim Cumhuriyetimizin kuruluşundaki önemli değerlerden biri Alpullu. Hepimizin hayatında izler bırakmıştır. Ben okul dönemlerimi hatırlıyorum. Buradan trenle Alpullu’ya giderdik. Oradaki fabrikayı gezerdik. Golf sahasının nasıl olduğunu 90’lı yıllarda orada görebildik. Bu Ulu Önder’in Cumhuriyetin ilk kuruluş yıllarındaki büyük öngörüsünü Türkiye’ye sunduğu modeli, diğer toplantı salonlarıyla, spor salonlarıyla, en büyük örneklerinden birisi. Cumhuriyetin nasıl olduğunu gösteren bir modeldir; Alpullu. Şehir yerleşim planından tutun, bu tür sosyal ve sportif faaliyetler için öngörüleri toplantı salonlarına gösterir bir yer. Bizim bu açıdan da sahip çıkmamız gerekiyor. Artı olarak ekonomik açıdan da sahip çıkmamız gerekiyor. Bizim üreticilerimiz ekiliş-dikiliş yaptıkları takdirde bunu ekerken de bunun taşınmasında da şekerin işlenmesinde doğal olarak ta kendi şekerimizi elde etmede de, pancar posasında da, melasta da hayvanlarımızın beslenmesi açısından özellikle besicilik açısından önemli enerji kaynaklarıdır. Yöre ekonomisine büyük katma değer sağlayan bir yapı.
‘’Hareket sağlayan çok önemli
bir işletme’’
Ben mesleğim icabı o güzergahı çok kullandım. 17 seneden beri gidip geliyorum. Şeker fabrikasının kapalı olduğu dönemlerde Alpullu ölü bir şehir gibiydi. Geçtiğimiz sene orada işlenen pancarla oraya hareketlilik geldi. Oradaki esnafta hareketlilik var. Yöredeki hayvancılıkta gelişme var. İnsanlar traktörleriyle pancarlarını getiriyorlar. Dönüşte pancar posasını geriye götürüyorlar. Melas koymak için silo yapıldı. Siloyu yapan demir işçisi de para kazandı. Nakliyecileri de para kazandı. Yani hepimize, bölgemize katma değer sağlayan, hareket sağlayan çok önemli bir işletme. Tüketici olarak kendi sağlığımız için hem de yöremizdeki ekonomik ve bizim ulusal değerlerimizden biri olduğu için mutlaka bu konuda net bir tavır sergilememiz gerekiyor. Alpullu Şeker Fabrikası konusunda hiçbir kafa karışıklığımız yok, net olarak biz buranın satılmaması için sonuna kadar mücadele ediyoruz. Partimiz genel merkez bazında, genel başkanlar seviyesinde siyaseten bu konuda ilişkiler yapıyor. Genel Başkan yardımcıları ve milletvekillerimiz seviyesinde de sadece Alpullu değil diğer şeker fabrikalarıyla ilgili de mitingler yapıyor’’ dedi.
‘’Edirne’ye kadar
uzanan bir katma değere sahip’’
CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu konuşmasında; ‘’Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi olarak, milletvekillerimiz olarak, MYK’larımız üyelerimiz ve parti meclisinden 25 tane şeker fabrikasının 20 tanesinin önünde hem basın açıklamaları, hem gerekli eylemler, hem de şeker fabrikalarının özelleştirilmemesi ile ilgili her türlü hareket, tavır ve davranışı sergiliyoruz. Bunu da yapmak zorundayız.
Bugün oradaki köylüsünden, üreticisinden, tarladaki çapacısından, çalışan işçisinden nakliyecisine, esnafına kadar en faydalı olan fabrikalardan bir tanesidir. Sadece Alpullu’da değil Babaeski’de değil, Edirne’ye kadar uzanan bir katma değere sahip. Bunun satılmaması için tekrar burada kalması için de elimizden gelen her şeyi yapacağız. Geçmişte yine şeker fabrikalarının özelleştirilmeleri söz konusu oldu. Fakat bu özelleştirmelere baktığımızda yargıdan geri döndü.
Oradaki durum neydi? Oradaki durum şeker fabrikalarını paketleme sistemi gibi yapmışlardı. Yani 3-4 tane şeker fabrikasını bir araya getirmişler. Toptan bir satıcılık. Tüccar zihniyetiyle hareket ederek onları o şekilde satmaya ve özelleştirmeye çalışmışlardı. Yargı buna hayır dedi ve engelledi. Yargıdan döndükten sonra bir daha da satışı gündeme gelmedi. Fakat bu işin böyle olmayacağını anlayan hükümet ne yaptı? Şeker fabrikalarını tek tek satışa çıkardı. Bizim şeker fabrikasının baktığımızda emlak değeri diğer şeker fabrikalarına oranla biraz daha düşük. Ama rantable bir fabrika. Çok fazla bir şey değil, dört yıl kapalı kalmasına rağmen sadece 250 bin liralık bir revizyon ile tekrar hayata geçti. Bu hayata geçmeden sonra hep şunu söylediler; şeker fabrikası zarar ediyor. Şeker fabrikasına siz yeterli hammaddeyi yani şeker pancarını yetiştirmezseniz eğer yeterli tonu orada bulmazsanız, işletmezseniz eğer dolayısıyla şeker fabrikası zarar eder. Bizim şeker fabrikasının zarar etmemesi, kara geçmesi ürettiğini iyi pazarlamasıyla ilgili değil. Üretmiş olduğu kilogram ile ilgilidir. Bu sene bizde 150 bin ton civarında pancar işlendi. Ama aslında işlenmesi gereken, zarar ettirmemesi gereken tonaj 450 bin ton. Peki çevrenizde 450 bin ton civarında şeker pancarı ekildi mi? Ekilmedi. Neden? Çünkü çiftçi tedirgin, çiftçi ürküyor, çiftçi korkuyor. Sürekli olarak biz sizden şu kadar ton şeker pancarı alırız, bu kadar ton alırız, bunun üstüne çıkarsanız almayız diyerek yapılan söylemlerden etkilendiği için çiftçi de gerekli özeni göstermiyor. Ama netice itibariyle Şeker Fabrikaları çalışmaya devam ettiğinde bizim çiftçimiz de bu ekimi rekolteyi daha da yükseltecektir’’ dedi.
Vekil Gündoğdu’nun konuşmasından sonra toplantı basına kapalı bir şekilde devam etti.