ŞU TARİHSEL YAPILAR

Kırklareli'deki tarihsel yapılar hakkında üç dört yazı yazdığımı sanıyorum.
Zaman zaman bir binanın onarıldığını da görüyor, rastlıyor, gözlemliyorum.
Her seferinde seviniyor içim, bir taneciğinin bile kurtulduğunu görerek.
Kıyıya vuran deniz yıldızları örneği…
Keşke diyorum, keşke hepsi onarılsa da hepsi kurtulsa.
"Sana ne Hasan? Sana bir gelen giden var mı gözünü sevdiğim?"
Yook!
Hani, madden, hani birebir, bana bir gelen giden yok.
Oralar onarılsa…
Oraları, o binalardan birini birileri onarsa, bana: "Gel len! Hadi, birlikte bir rakı sefası yapalım şurda!" der mi?
Demez.
Der mi?
Önemli de değil hani.
Ama…
Yalnızca varlığın korunması, varlığını sürdürmesi açısından düşünüyorum. Tarihten bize emanet kalan varlıklar bunlar.
Bunlar tarihsel eserler.
Bunlara devlet olarak valiliğin veya yerelde halk olarak belediyenin sahip çıkması ve onarması gerekirdi.
Çünkü tarihsel eserler bir toplumun, bir ulusun tarihinin kökleridir.
Adeta dedeye, ataya sahip çıkarcasına sahip çıkılmalıydı.
Yapmıyorlar.
Çünkü biz, bir bakıma dedesine, atasına da bezgin duran, yılgın bakan bir milletiz ne yazık ki.
Yıkılmamalı bu eski yapılar.
İnadına onarılmalı, inadına yaşatılmalı.
Birilerine bilmem kaç yıllığına kiralanmalı veya yıkılmamak kaydıyla, onarım koşuluyla birilerine satılmalı.
Ancak öyle yaşatılır Kırklareli'nin tarihi.
Ve Kırklareli'nin o yönü çok önemlidir.
Nasıl ki bağlarını yok etmişiz...
Hiç değilse bu eserleri yok etmemeliyiz.
"Bu evde oturanlar vardı vaktiyle. Bizim sokağımız. Neredeyse çeyrek asır önce. Çukur çeşmenin de yerinde yeller esiyor," diyor bir Kırklarelili.
Yazık oluyor.
Onarılsaydı yaşardı.
Bin yıllık ve hattâ daha da yaşlı tarihsel eserler yaşayıp gidiyor özen gösterilince.

Bir keresinde Kırklareli valilik binasında toplantıya katılmıştım birkaç yıl önce ve bu konuda bir şeyler konuşmuştuk.
Toplantıya başkanlık eden vali yardımcısı pek bir ilgili durmuştu, özenli bakmıştı konuya.
Ben de sanmıştım ki, bugünden itibaren her halde valilik bu işe ilgi gösterecek, el koyacak, girişimde bulunacak, başlayacak, başlatacak. Tarihsel yapılar derhal ele alınacak ve…
Yıllar geçti üzerinden.
Tık yok.
Nedendir hey ulu erenler?
Bu ilgisizlik, bu vurdumduymazlık, nedendir de selvi boylum nedendir?

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol