ŞARKILARLA BENİ ANARSIN DİYE

Sürprizleri sever misiniz diye sorsalar, birçoğumuzun hayır dediklerini duyar gibiyim.
Çünkü sürprizler bazen elimizi ayağımıza dolandırır, bazen dilimizde sürç-i lisana dönüşür, bazen gökyüzünden bulutları gönümüzde gözümüzde sele dönüştürebilir.
Sanki yerle gök arasında kalmış gibi hissederiz kendimizi.
Belki uzun bir zaman dilimi girmemiştir araya ama özlenen yine özlenir.
Bazen de başımızı göğsüne öylesine bırakıp donup kalıveririz bir söz söyleyemeden.
O an zaten söylenecekler anlatacaklarımızın çok, ötesindedir.
Susarak aşılır tüm engeller, konuşmadan anlaşır diller ve yavaşça düşer omuzlardan kollar.
Belki sessizce bir yemek, belki hasret ateşiyle demlenen çayı gönlümüzden süzerek sunarız titreyen ellerle.
Bir şeyler vardır dilimizin ucunda bir türlü dile getiremediğimiz
Zaman kısıtlıdır ve böyle anlarda daha da hızlı akıp gider.
Biraz sonra uğurlanacaktır sürpriz misafir.
Ama nasıl?
Gelişinin sefasını süremeden, gidişine feda edilir mi bir ömür?
Burada gözler devreye girer, çaresiz kalmıştır sözler yine.
En can alıcısı bile kefaletsizdir.
Makamı bile olmayan şarkılar dolanır dilimize, ama öylesine kırık dökük, öylesine yarım mı yarım.
Başımız tekrardan düşüverir veda yerine sürpriz misafirin göğsüne.
Etrafta kalp atışları duyulur sadece, bir de sessiz sözsüz bir şiir.
Bu son gözyaşımdır düşen eline,
Son yakarış belki gözbebeğine,
Son şiirim olsun sazın teline,
Şarkılarla beni anarsın diye.
Yine gözlerden denizler taşar, çökerken içimize güpegündüz sonsuz gecelerin kasveti yeni bir sürprize kadar.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol