Rektör Şengörür 2017-2018 Yükseköğretim Akademik Yılı açılış törenine katıldı

Türk yükseköğretim tarihinde geçen yıl ilk kez düzenlenen üniversitelerin Akademik Yılı Açılış Töreni, bu yıl da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla YÖK himayesinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlendi.
Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi’nde, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, YÖK üyeleri, Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Şengörür, 180 üniversitenin rektör ve senato üyeleri ile öğretim üyesi ve öğrenci temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşen törene, binlerce kişi katıldı.
Programın açılışında konuşan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, yeni akademik yıldaki hedeflerinin başında Araştırma Üniversiteleri geldiğini ifade etti.

Sistemli ve kararlı adımlar attıklarını söyleyen Prof. Dr. Saraç, Araştırma Üniversitelerinde verimli ve gelişmeye yönelik ortaklıkların kurulacağını ifade ederek bu üniversitelerin, ülkemizin dünyadaki bağımsız duruşuna önemli katkı sağlayacağına dikkat çekti. Üniversiteye giriş sınavında yapılması planlanan değişiklikler hakkında da görüşlerini dile getiren Prof. Dr. Yekta Saraç, sınav stresini azaltacak, daha yalın bir sistemin Türkiye'ye kazandırılmasının fayda getireceğini belirtti.
Akademik Yıl Açılış Töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yükseköğretimde kaliteyi yükseltmek amacıyla gerçekleştirilen misyon farklılaşması ve ihtisaslaşması projesi ve Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun oluşturulması konularında mesafe kat edildiğini ifade etti.
Araştırma Üniversitesi olarak tespit edilen 10 üniversiteyi de açıklayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu sistemle üniversite - özel sektör işbirliği alanında önemli adımların atılacağını belirterek Araştırma Üniversitelerinin özel olarak destekleneceğini sözlerine ekledi.
Öğretmen yetiştiren programların geliştirilmesi gerektiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üniversite sınav sistemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunarak sanayicilerin ihtiyaç duyduğu kaliteye ve beceriye sahip elemanlar yetiştirilmesi amacıyla Meslek Yüksekokullarının yeniden yapılandırılması gerektiğine dikkat çekti.
Yükseköğretim sistemimizde kaliteyi yükseltmenin yollarından birinin misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi kapsamında araştırma üniversitelerinin belirlenmesiyle ilgili çalışmanın tamamlandığını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, araştırma üniversitesi olarak tespit edilen 10 üniversiteyi; alfabetik sıraya göre Ankara Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi olarak açıkladı. Çukurova Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitelerinin de bu alanda yedek üniversite olarak belirlendiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, araştırma üniversitelerine, yükseköğretim alanındaki hedeflere ulaşma konusunda çok büyük görevler düştüğünü vurguladı. Yükseköğrenim alanında Kalite Kurulu’nun da oluşturulduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kurul sayesinde, ülkemizdeki yükseköğretim çalışmalarını, idari ve mali açıdan bağımsız bir kalite güvence sistemine kavuşturduklarını dile getirdi. YÖK’ün, üniversitelerimizi dünyada rekabet edebilir düzeye taşıyacak yenilikler konusundaki çalışmalarını da yakından takip ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yükseköğretim programları ve kontenjanları ile Meslek Yüksekokullarının planlamasının artık YÖK’ün koordinasyonunda belirlenecek olmasının, bu hususlarda yaşanan sıkıntıların önüne geçeceğine inanıyorum” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Her dönemde sözü edilmesine rağmen, bir türlü arzu ettiğimiz seviyeye ulaşmayan üniversite-özel sektör iş birliği için de önemli adımlar atılıyor. Fen ve mühendislik alanlarındaki iş yeri eğitimlerinin teşviki için Meslek Yüksekokullarının Organize Sanayi Bölgelerinde de kurulabilmesinin önü açıldı. Aslında bunlar 15-20 yıl önce bizim gündeme taşıdığımız konulardı fakat maalesef bu kadar gecikmeyle açıldı.”
Konuşmasının devamında üniversitelerimizin diğer sorunlarının çözümü için de gereken adımları atmaya hazır olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan bunun karşılığında üniversitelerimizden sadece bilim üretmeye hız vermeleri ve ülkemizin kalkınmasına daha fazla katkı sağlamalarını talep ettiklerini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi burada, YÖK’e iki yeni hedef daha işaret etmek istiyorum. Bunlardan ilki, öğretmen yetiştiren programların geliştirilmesidir. Çünkü eğitim meselesi, şu anda ülkemizin en ciddi sıkıntısıdır. Öğretmen kalitesi meselenin önemli boyutlarından biridir. Bunun yanında, müfredattan ders kitaplarına, ilk, orta, lise ve yükseköğretime geçişteki sistemlere kadar, eğitimde çözmemiz gereken pek çok sorunumuz bulunuyor” dedi. 15 yılda Türkiye’de her alanda büyük reformlara imza attıklarını fakat bir özeleştiri olarak eğitim ve kültür alanlarında arzu edilen gelişmeyi sağlayamadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim, nesillerin mimarlığıdır; eğitim kurumları da nesillerin tasarlandığı ve inşa edildiği yerlerdir. Böylesine önemli bir konuda en küçük bir ihmale, aksaklığa ve yanlışa tahammülümüz olamaz. Mesela son günlerde şahsıma, ders kitaplarının içerikleri konusunda giderek daha fazla şikâyet gelmeye başladı. Tabii ben bu şikâyetleri ilgili arkadaşlarımla, başta hükümetimizin yetkilileri olmak üzere zaman zaman YÖK Başkanımla bunları paylaşıyorum. Demek ki burada bir sıkıntı var. Millî Eğitim Bakanımızla bu meseleyi konuştuk, gerekli tespitler derhal yapılacak ve tedbirler alınacak dediler.”
Sınav sistemlerini defalarca değiştirdikleri hâlde, hâlâ öğretmen, öğrenci ve velileri memnun edecek bir sonuca ulaşamadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne yapıp edip, eğitim meselesini çözmek mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde, 2053 ve 2071 vizyonlarımızın içi boş kalır” uyarısı yaptı.Üzerinde önemle durulması gereken konularından birinin de öğretmenlerin niteliği meselesi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “YÖK’ün, temel bilimlerde; yani matematik, fizik, kimya ve biyoloji alanlarında ülkemizin en başarılı öğrencilerini bir araya toplayarak, onlara üstün nitelikli eğitim verme projesi, bu doğrultuda atılmış bir adımdır. Ancak, bunun ötesinde, özellikle öğretmen kalitemizin yükseltilmesine yönelik çalışmalara da ihtiyacımız olduğu açıktır. Millî Eğitim Bakanlığı ile iş birliği içinde bu hususun masaya yatırılması ve etkin bir eylem planı ortaya konması şarttır.”
Yükseköğretime geçiş sınavı konusunda da öğrencilerin işlerini kolaylaştıracak formüller geliştirilmesinde fayda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, YÖK Başkanının bazı müjdeler verdiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “İnşallah bunları daha da kolaylaştırırız ve böylece öğrencilerimiz üniversiteye geçişte de hakikaten bu kolaylıkla birlikte öyle eskiden olduğu gibi sağdan-soldan, dışarıdan, müfredatı bırakıyor, Millî Eğitim müfredatının dışında sorular çıkıyor. Böyle şey olur mu? O FETÖ terör örgütü denilen ahlaksızlar bunu da yaptılar. Bu ülkede kalktılar, kendilerinin dershanelerinin verdiği sorularla üniversite imtihanını da yaptılar. O kitaplarla maalesef çocuklarımız belli istikametlere yönlendirildi. Artık bunlardan kurtulmaya başladık, fakat tamamıyla kurtulmamızın gereğine inanıyorum.”
“Kültür konusundaki kuraklığımızın emarelerini, medyadan akademiye, edebiyattan plastik sanatlara kadar her alanda görüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojiyi, interneti, sosyal medyayı kültürel kuraklığımızın sebepleri olmaktan çıkartarak, kültürel yükselişin altyapısı hâline dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı. Eğitim ve kültür konusunun kendisi için çok önemli olduğunu tekrarlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “İlgili tüm kurumlarımızdan, bu doğrultuda içi dolu, tutarlı, uygulanabilir ve neticeye almaya yönelik çalışmalar bekliyorum” dedi.
Eskiden beri söylenen “Türkiye’nin en büyük zenginliği “insan kaynağıdır” tespitinin eksik bir tespit olduğunu, insan gücümüzü zenginliğimiz hâline dönüştürebilmenin ancak kaliteli bir eğitimle mümkün olacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim meselesi öyle önemlidir ki, Türkiye’yi dershaneler
ve kolejlerde yetiştirdikleri kişiler üzerinden teslim almaya teşebbüs eden örgütlerin saldırılarına dahi maruz kaldık. Evet, 15 Temmuz, daha öncesinde 17-25 Aralık, işte böyle bir organizasyonun ürünüdür. Türkiye’nin en parlak beyinlerini, eğitimin cazibesini kullanarak devşirip, zihinlerini kendi ülkesine ve milletine karşı kullanacak derecede iğdiş eden bir örgüte karşı en büyük mücadeleyi vereceğimiz yer, yine aynı alandır. Çocuklarımızı, tarihlerinden, kültürlerinden, medeniyetlerinden uzak tutmaya yönelik eğitim anlayışı, bu tür arızalar doğurmaya mahkûmdur. Biz çocuklarımıza doğruyu göstermezsek, birileri gelip kendi hain emellerini o doğruların yerine koymaktan çekinmezler. Bunun için diyoruz ki, insanımızı sadece kuru bilgiyle donatmak, yani öğretmek yetmez. Onu aynı zamanda dürüst, vicdanlı, ahlaklı, ülkesini seven, milletine hizmet aşkıyla dolu bir şekilde eğitmek zorundayız. Eğer biz tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet idealimizi evlatlarımızın gönüllerine ve düşüncelerine nakşedemezsek, birileri gelip kendi bölücü fikirlerini, sapkın inançlarını oraya zerk eder.”
Bu meselenin doğrudan doğruya kendimizi nereye; hangi inanca, hangi topluma, hangi toprağa, hangi geleceğe ait hissettiğimizle ilgili olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz ‘yerli ve millî’ dedikçe rahatsız olanlar, kendilerinin örnek aldığı kişilerin ve kurumların gerisine baktıklarında, hepsinin de benzer bir anlayışla çalıştıklarını göreceklerdir” dedi.
Rektör Prof. Dr. Bülent ŞENGÖRÜR törene; Fen Edebiyat Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Mustafa UĞUR, İlahiyat Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Abdüsselam ARI, Turizm Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Nurettin AKA, Sağlık Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Serpil AKÖZCAN, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerimiz Hasan ZAN, Onur SARUHAN ve Didem YILDIRIM, Sağlık Yüksekokulu öğrencilerimiz Büşra ŞAHİN ve Sedanur ARAZ ile birlikte katıldı. (Kırklareli Üniversitesi-Cumhurbaşkanlığı)

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol