Peki, bizim yöresel ürünlerimiz nerede?

Kırklareli son günlerde ilk olarak “Kapalı Pazar Yeri”nde kurulan, daha sonra halk arasında “Yumurta Pazarı” olarak adlandırılan (Karaumur Caddesi, eski Pazar yeri) bölgeye taşınan “Yöresel Ürün Pazarı”nı konuşuyor. Her ne kadar bu ürünler Kırklareli halkının beğenisine sunulsa da, ilimizde üretenlere nazaran fiyatların yüksek oluşuyla dikkat çekti. Aynı imkânların, neden bölgemiz üreticisine sunulmadığı kamuoyunda yanlış izlenim bırakıyor. “Bir türlü faaliyete geçemeyen Kapalı Pazar Yeri ve kaderine terk edilen Yumurta Pazarının başkalarına tahsis edildiği gibi, ilimiz üreticisine, esnafına tahsis edilmesi neden bu kadar zor?” sorusu cevap bekliyor…

Geçen hafta misafir ettiğimiz yöresel ürün pazarı önce Kapalı Pazar Yerinde, hafta sonu ise Yumurta Pazarında idi. Bir süredir, nedense bir türlü faaliyete geçemeyen, sadece boş bir yapı olarak hizmete gireceği günü bekleyen Kapalı Pazar Yerinde ürünlerini satışa çıkaran, ülkemizin dört bir yanından gelen esnaf, ardından halk arasında “Yumurta Pazarı” (Karaumur Caddesi, eski Pazar yeri) olarak bilinen yere taşındı.
Her ne kadar bu ürünler Kırklareli halkının beğenisine sunulsa da, ilimiz esnafına nazaran yüksek fiyatlarla satış yapan yöresel ürün pazarı Kırklareli’ni bir anlamda ikiye böldü. Kimisi bu satışlardan rahatsızlık duymazken, özellikle büyük bir kesim de, ilimiz esnafının işlerine tabiri caiz ise “balta” vuran bu uygulamayı doğru bulmadıklarını dile getiriyorlar.
Vatandaşlar, ilimize misafir gelen bu esnafa tanınan imkanların, yöremizde üreticilik yapan, küçük büyük tüm esnafa sunulmasının neden bu kadar zor olduğunu merak ettiklerini ifade ediyorlar.
CHP Meclis üyesi Gürkan Oras da tepki gösterdi
Kırklareli CHP Belediye Meclis üyesi ve Grup sözcüsü Gürkan Oras da konuya olan tepkisini yaptığı yazılı açıklama ile dile getirdi. Oras şunları kaydetti; “Son zamanlarda ilimizde yöresel lezzetler furyası yaşanıyor. Bir türlü açılamayan yeni pazar yerindeki fuar kapanıyor, eski Pazar yerinde (Karaumur) yenisi açılıyor. Neler satıldığını görmek için geziyorum. Peynir, kaşar, lor, salça, sucuk, ekmek, tereyağı v.b.gıda ürünleri satılıyor. Bir çoğu açıkta paketli değil. Gıda üretimi yapan bir işletmem olduğu için biliyorum.Üretim izin belgesi almak o kadar zor ki, iş güvenlik şirketinden, ilaçlama ve kontrol şirketine, kullandığımız paketleme ürünlerin Sağlık Bakanlığı onayından belirli aralıklar ile alınana ürün kontrollerine kadar olması gereken birçok denetimden geçiyoruz.”
“Göreve davet ediyorum”
Oras şöyle devam etti; Şimdi soruyorum açıkta satılan ekmek, peynir, kaşar, salça v.b.. ürünlerin bu belgeleri var mı.?.Açıktan ambalajda satılmaları sağlık ve hijyen şartlarına ve tüketici haklarına uygun mu.? Benim Kırklarelili köylüm kendim pazarında evinde ürettiği tarhana, salça, ekmeği satamaz. Zabıta müdahale ederken yöresel lezzetler fuarında açık satılan peynir, kaşar, salça, ekmek ve benzeri satışları nasıl serbest oluyor? İlimizde ülkemizin her yöresinden yurttaşlarımızın işlettiği fırınlar varken ve zor şartlarda zam almadan ayakta kalmaya çalışırken açıkta ekmek satışı nedir? İlimiz peynir, kaşar, sucuk üretimi ile anılırken bu üretici arkadaşlarım odaları, meslek kuruluşları böyle iptidai fuarlara nasıl “görmedim, duymadım, konuşmam” mantığı ile göz yumarlar? Yaşadığımız bu kriz ortamında esnafımız zor durumda ayakta kalmaya çalışıyorken ilimize her hafta umutla açılan bir çok işletme kapanırken, bu tür organizasyonlarda daha duyarlı davranılması gerektiğini düşünüyorum. Başta belediyemiz, tarım il müdürlüğü ve sağlık il müdürlüğü olmak üzere, ticaret ve sanayi odası, bakkallar seyyar pazarcılar odası, esnaf birliklerini görevlerini yapmaya davet ediyorum. Bundan sonra ilimizi sağlığımızı, işimizi, aşımızı, ilgilendiren bu ve benzeri konularda duyarlı, dikkatli, akılcı davranılması umuduyla tüm esnafımıza ve halkımıza, mutlu, umutlu yarınlar dilerim, saygılarımla” dedi.
Neden “Yumurta
Pazarı”, “Kadınlar Pazarı” olmasın…
Özellikle kendi imkanları ile bir şeyler üreten kadınlarımızın, halk pazarında yer bulan veya bulamayan küçük ölçekli esnafımızın da ürünlerini sergilemeye hakları ve ihtiyaçları olduğunu vurgulayan duyarlı vatandaşlar ise, “Demek ki istenince Kapalı Pazar Yeri de, Yumurta Pazarı da veya ayrılan bir başka bölge de esnaf için tahsis edilebiliyormuş. Bunu öğrenmiş olduk. Neden bizim insanımız, esnafımız bundan mahrum bırakılsın ki?” diye soruyorlar.
Yumurta Pazarının çadır konsepti ile köylerinde ürettikleri ürünleri halk pazarında satmaya çalışan kadınlarımız için bir fırsata dönüşebileceğini ifade eden vatandaşlar, burasının bir Kadın Pazarı haline getirilip, üretici kadınlarımızın ürünlerini rahatça satabildiği bir alan olabileceğini tavsiye ediyorlar.
“Kırklarelili esnafa yer yok, sıfır işgal var!”
Kırklarelililer “sıfır işgal” konusunu da gündeme getirerek; “Kırklarelili esnafımız pek çok zorluklara mücadele ediyor. Yanlış anlaşılmasın. Bizler dışarıdan buraya misafir gelen yöresel ürün pazarına karşı değiliz. Gerekli izinler alındıktan sonra isteyen istediği ürünü satma hakkına sahiptir. Bizler sadece, aynı hakların ilimiz esnafına da tanınmasını istiyoruz. Geçtiğimiz haftalarda ‘sıfır işgal’ uygulaması devreye girdi. Kırklarelili esnafının belirli bölgelerde kaldırımda herhangi bir ürününü sergilemesi veya lokantalarımızın masa sandalyelerini koyması kesinlikle yasaklandı. Uygulama doğru mudur, yanlış mıdır o Kırklareli halkının takdiridir. Fakat esnafımızın ekonomik anlamda büyük bir mücadele verdiği esnada bu uygulamanın devreye girmesi, ardından yöresel ürün pazarına tanınan hakların bizim insanımıza tanınmaması, üst üste gelince, durum düşündürücü bir hal alıyor” dediler.

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. sen iyi güzel esnafı düşünüyorsunda sıfır işgale olumsuz bakıyorsun vatandaşa sor bakalım doğrumu değilmi %90 önce vatandaşın hakkı gelirbugüne kadar uygulanmamasıda yanlıştı

  2. Sıfır işgali savunmayın 03 Aralık 2019 Salı 15:09:02

    İlgili arkadaş kendi penceresinden makul sayılabilecek gerekçeler sıralamış. Şu durumda bizim Kırklarelili üreticilerimizde zaman zaman fuarlara gidiyorlar. Başka şehirlerde benzer organizasyonlara katılıyorlar. Onları da o şehirler kabul etmesin mi ? Tamam sair günlerde yerel pazarda kendi üreticimiz sürekli boy göstersin ama sıfır işgal tartışmasına olayı bağlamak saçmalık. Kaldırımlara kadar insan geçecek yer bırakmayan esnafı savunmazdan önce bebek arabasını kaldırımdan yola indirmek zorunda kalan anneleri yahut yaşlıları savunun. Sıfır işgalmiş !

  3. Almayın kardeşim benim kendi bölgemin ürünleri dururken nerede üretildiği nereden geldiği belli olmayan ürünlerimi alacağım ben şahsıma kapıma bile sokmam