PENCEREDEN GÖRÜNENLER

Sevgili dostlar merhabalar

Sizlerin de gördüğü gibi, yazılarımı sizlerle paylaştığım köşemin ismi "PENCERE"dir. Bu köşeden sizlere, 2013 Şubat ayından 2013 Kasım ayına kadar, Kırklareli'miz de yaşayan şair ve yazarlarımızı elimden geldiğince "İZ BIRAKANLAR"  başlığı altında tanıtmaya çalıştım. Kasım 2013 itibariyle bu yazı dizimi sonlandırmış bulunmaktayım.
Bundan sonra bu köşede, yani "PENCERE"  den baktığımda, Gerek Kırklareli, gerekse yaşadığımız Ülke ve Dünyamız üzerinde gözlemlediğim ve görebildiğim olayları, ya da bu olaylara etken olan sebepleri, ya da bu olaylar içinde yer alan kişileri, Neden? Niçin? Nerede? Nasıl? Soruları cevapsız kalmayacak şekilde, sosyal, Kültürel, Sanatsal ve politik boyutlarıyla analiz edip, sizlerle, her hafta, Perşembe günü paylaşmaya çalışacağım. Zaman zaman bu pencereden bakarken gözlemleyemediğim ya da göremediğim şeyler olacaktır. İşte o zaman, sizlerin uyarılarınızı ve görüşlerinizi almak suretiyle, gerekli araştırmaları da gerçekleştirdikten sonra, bu köşeden sizlerle paylaşacağım.
Hepimiz biliyoruz ki, bakmak ve görmek arasında bir farklılık vardır. Bazen bakarız, göremeyiz. Bazen de görmek istemediğimiz için bakmaktan kaçınırız. Ya da bizi ilgilendirmez diyerek, görmemezlikten geliriz.  Vurdumduymazlık ya da ilgisizlik göstermemiz, ya da görmemezlikten gelişimiz, ileride bizim, bireysel, ailevi ya da toplumsal olarak, bizlere vereceği, katkı ve zararlarını gördüğümüz nispetinde veya yakın bir zaman diliminde ya da ilerleyen zaman sonrası ortaya çıkacaktır. İşte o zaman dudaklarımızdan dökülen kelimeler "ah keşke" ya da bunun gibi pişmanlık ifade eden sözcükler olacaktır. Bu nedenle baktığımız şeylere görmek için bakalım.  Görmesini bilen insanlar, görmesini bilmeyen insanlara göre elbet te farklı olacaktır. Bu farklılık o kişinin gerek sosyal, gerek ekonomik alanda kendisine göre bir yön vermesine etken olacaktır. Bu da o kişiye, bireysel, ailevi ve toplumsal yaşamında değişkenlik sağlayacaktır. İleriye görmek önemli olduğu kadar, geçmişte yaşanmışlıkları da unutmamak, gerekirse onlardan da dersler çıkarmak gerekir. Ne yazık ki bizler geçmişi çok çabuk unutuyoruz. Oysa geçmiş zaman dilimine kendi penceremizden ara sıra bakmamız, orada ki gerçekleri de göz ardı etmeden görmemiz gerekir.
İleriyi görebilen bireyler, her alanda başarıya ulaşmaya aday kişilerdir. Tabii ki, bunun yanında fırsat ve imkân faktörü de önemli bir unsurdur. Böyle kişilere hayat sorumluluk yüklemiştir. Vurdumduymaz olamazlar. Onlar, gerek okul, gerek iş hayatlarında, gerekse toplumsal yaşantılarında, belli bir yere gelmeyi ve söz sahibi olmayı kendilerine hedef tayin edebilen kişilerdir. Bulundukları ya da hayatlarını idame ettirdikleri ortam, yaşadıkları mahalle, köy, ilçe, şehir de huzurlu ve refah içinde yaşam sürmeyi arzu ederler. Bunun oluşması için, projeler hazırlar ve ön görülerde bulunurlar.  Çünkü bilirler ki, verilen çaba ve desteğin sonucunda, yaşamış bulundukları ortam, hem kendileri için hem de içerisinde yaşadıkları toplum için, daha nezih ve huzur verici ve yaşam kalitesi yüksek bir ortam olacaktır.
Değerli okurlar; ileriyi görmek demek, kendini yetiştirmek, hayatın zorluklarını karşılayabilmek için önceden tedbir almak demektir. Üretici, yaratıcı olmak demektir. Düşünülmeyeni ortaya çıkarmak demektir. Farklılık yaratmaktır.  Şimdi diyeceksiniz ki, ileriyi görmek sadece yeterli mi? Tabii ki değil.
Bazı kişiler vardır, ileriyi görebildiği halde, çeşitli imkânsızlıklar nedeniyle bir yerlere gelememiş, yapmak istediklerini gerçekleştirememişlerdir. Yalnız şu bilin, o insanlar yine de bulundukları ortamda şartlarını zorlayarak bir şeyler yapmak çabası içindedirler. Gözlemlediğiniz zaman onları fark edersiniz. Çünkü onlar, sözü dinlenen, ağırlığı olan kişilerdir. Bencil ve egoist değillerdir.  Ben, değil, biz kavramı ile yola çıkarlar. Yapmaya çalıştıkları her ne ise kişisel çıkarları için değil, toplumun menfaati içindir. Çünkü o kişiler bilir ki, yer aldıkları toplum ne kadar kültürlü ve sosyal zorlukları aşmış bir seviye de ise orada yaşam kalitesi daha yüksek olacaktır. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz:
Sadece kendimiz için değil… Yaşadığımız ortam ve toplum içinde faydalı şeyler yapmaya çalışalım. Bu ileriyi görebilen, daha doğrusu baktığı şeyi görebilen insan olmak demektir.
Pencereden gördüklerimi, görebildiklerimi, sizlerle paylaşmaya çalışacağım, haftaya Perşembe günü bu köşede birlikte olmak dileğiyle
Saygılarımla…

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol