Kırklareli kaderini çiziyor

Kırklareli Valisi Orhan Çiftçi başkanlığında kentin sivil toplum örgütü, siyasileri, iş adamları ve bürokratlarının bir araya geldiği toplantıda kentin hangi yöne evrilmesi gerektiği konuşuldu. Vali Çiftçi, Kentin artık yeni bir yere kurulması ve mevcut yapının olduğu kent merkezinin tamamen yayalaştırılması gerektiğini belirtirken, Milletvekili Selahattin Minsolmaz da öncelikle Kırklareli halkının şehir olarak ne olmak istediğine karar vermesi gerektiğini sonrasında bilim adamları, akademisyen ve bürokratların bunu planlaması gerektiğini kaydetti.

Kırklareli’nin bundan sonraki süreçte nasıl bir yol izlemesi ve kentin gelişimi için neler yapılması gerektiğinin konuşulduğu toplantı 30 Mart 2018 Cuma günü Royal Bilgiç otel de düzenlendi. Kırklareli Valiliği tarafından düzenlenen ve Vali Çiftçi’nin başkanlık ettiği toplantıya AK Parti Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz, İl Emniyet Müdürü Erkin Adalar, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Vekili Bilal Kuşoğlu, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Ticaret Borsası Başkanı Turhan Altıntel, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ertuğrul Ziya Çetintaş, İl Sağlık Müdürü Çiğdem Cerit, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Ümit Ortan, İl Kültür ve Turizm Müdürü Necmi Asan, Cihannüma Derneği İl Başkanı Hikmet Yıldırım, STK temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, eski-yeni belediye başkanları, iş adamları ve vatandaşlar katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını Kırklareli Valisi Orhan Çiftçi yaptı. Çiftçi, Kırklareli’nin adeta geçmişte kaldığını ifade ederek, “Bugün Kırklareli’de herhalde tarihi bir toplantıyı yapıyoruz. Kırklareliler olarak Avrupa’da yaşıyoruz ama gerek şehrimizin coğrafi konumundan, belki bir takım başka sebeplerden şehrimiz istenilen konuma bir türlü gelememiş. Bu şehri büyütelim bu şehri büyütmemiz gerekir. Şahsi fikrime göre Kırklareli 1924’lü yıllarda kalmış bir şehir. Bunlar benim şahsi fikrim. Kimse alınmasın, üzülmesin. Bu şehrin önünü artık açalım. Küçük bir şehirde yaşamanın belki bazı avantajları olabilir ama ben dezavantajlarının daha fazla olduğunu düşünüyorum. Burada hep beraber bir karar alalım” dedi.
Nüfus artıyor şehir yerinde sayıyor
Kırklareli’de ticari hayatın çok kısıtlı olduğunu, örneğin bir alışveriş yapmak istediğimizde seçeneklerin çok az olduğunu bu nedenle birçok kez çevre illere alışverişe gidildiğini ifade eden Vali Çiftçi, “Burada kazanalım diyoruz ama harcamaya İstanbul’a, Tekirdağ’a gidiyoruz. Buranın parası burada kalsın. Buranın insanı para kazansın. Niye biz şehrimizin imkanlarını başkalarına kaptırıyoruz. Ama buna mecbur kalıyoruz. Çünkü aradığını bulamıyor. Şehir 1924 de kalmış. Ben daha iyilerine layık olduğunuzu düşünüyorum.
Biz bize yeteriz anlayışının şehrin büyümeme sebebi olduğunu söylüyorlar. Böyle bir dünya yok artık. Biz bize yeteriz diyoruz sonra gidip filanca yerden alış veriş yapıyoruz. O zaman yetmiyoruz. Dünyayı durdurma şansımız yok. Belki göçe karşı bir defans var ama biz istesek te istemesek te büyüyeceğiz. Çarşı da soruyorum lokantacılara nerelisin diye. Urfalıyım, Antepliyim diyorlar. Sizi dışarıdan gelenler doyuruyor. İnşaat sektörü de öyle. Gümüşhaneliler, Bayburtlular var. Çocuk ta doğurmuyoruz. Bir iki çocuk sahibiyiz. Onlarda baba ocağını terk edip dışarı gidiyorlar. Burayı birilerine terk ediyoruz” şeklinde konuştu.
Doktorlar durmak istemiyor
Vatandaşların en çok şikayet ettiği konulardan birinin de doktor sıkıntısı olduğunu belirten Vali Çiftçi, sözlerini şöyle sürdürdü; “Doktor bulamıyoruz diyorlar. Uzman doktor geliyor. Hizmet süresi bittiği gibi buradan ayrılıyor. Kendisi geliyor ama eşi gelmiyor, çocuğu gelmiyor. İmkanlar kısıtlı. Bunlar hayat kalitemizi olumsuz yönde etkiliyor. Özet olarak söylemek gerekirse sizler hancısınız bizler yolcuyuz gördüğümüzü söylüyoruz. Ben bunu kendime bir vazife olarak gördüm bir şey yapılacaksa bizlerde buna vesile olalım. Takdir yüce milletin.”
Girişimcilik ruhu zayıf
Vali Çiftçi’nin ardından Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz söz aldı. Minsolmaz, kentte girişimcilik ruhunun eksik olduğunu, birlikte iş yapma konusunda zayıf olduğumuzu söyledi. Minsolmaz, şöyle konuştu;
“Dünyanın hiçbir yerinde sadece koruyarak gelişmiş bir toplum yok. Dünyanın hiçbir yerinde de ne yaparsak yapalım da yapalım diyerek sürdürülebilir kalkınmayı yakalamış bir toplum da yok. Dolayısıyla hem kullanacağız, hem gelişeceğiz hem de çevreyi koruyacağız. Bu koruma ve kullanma dengesini kurmamız gerekiyor. Bunun adı planlama. Biz bu konuda belediyenin geleceğe yönelik yapacağı bu hususun arkasına hepimiz bir güç koymak adına buradayız. Kent adına bir şeyler yapma noktasında hepimizin siyaseti bir yana bırakıp cesur olmamız gerekiyor. Kente katkı sunacak insanları bir araya getirmeliyiz. Kentin girişimcilik ruhunun Türkiye’nin en az olduğu illerden biri çıkması konuşulması gereken bir konu. Kentteki yatırımcılar kent dışından. Girişimcilik ruhumuz eksik. Bunun üzerinde çalışmalıyız. Sadece kamuda çalışmak isteyen bir şehir olmaktan kurtulmalıyız.”
3 - 4 kişi bir araya gelemiyoruz
“Kollektif bir biçimde bir bilinç oluşturup bir araya gelme kültürümüz sınırlı. Planlamacılar buna SWOT analizi diyor. Elimizde neler var. Güçlü yanlarımız zayıf yanlarımız neler bunları ortaya koymalıyız. 3 kişi 4 kişi bir araya gelip iş kuramıyoruz. OSB var önemli. İl merkezi odaklı bunu organize edelim dedik ama fabrika sahipleri personel bulamamaktan şikayetçi. Bir yanda düşük işsizlik oranına rağmen personel buramayanlar, bir yanda iş arayanlar bir yanda kamuda çalışmak isteyeler. Devlet hastanesinde taşeron olmak isteyen gençlerimiz de var.”
Bütün kentler her şey olmak istiyor
“Sadece belediye imar planları sınırı ile kenti planlamak mümkün değil. 2007 yılında İl Özel İdarelerine de stratejik plan yapma şartı getirdik ki kent ne olmak istediğine karar versin. Şu anda bütün kentlerin aynı anda her şey olmak istediği bir düzlemde yaşıyoruz. Bütün kentler turizm kenti olmak istiyor, hepsi OSB yapıyor, ticaret kenti olmaya, eğitim kenti olmaya çalışıyor. Nasıl çocuklarımızı bir yöne kanalize ediyorsak kenti de bir yöne kanalize etmeliyiz. Kırklareli halkı öncelikle ne olmak istediğine karar vermeli. Sonra bilim adamları, akademisyenler ve bürokratlar bunu planlamalı.”
Toplantı daha sonra katılımcıların söz alması ile devam etti. Toplantıdan çıkacak karar ise önümüzdeki günlerde belli olacak.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol