“Kamu çalışanlarının temel talepleri bir kez daha görmezden gelinmiştir”

Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi, geçtiğimiz günlerde kamu çalışanları için açıklanan zam oranları ile ilgili dün bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasını KESK Kırklareli Şubeler Platformu adına Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi Örgütlenme Sekreteri Eser Çolak okudu. 

Önadım Haber
Kamu İşveren Heyeti’nin 2020-2021 yıllarını kapsayan döneme ilişkin yaptığı teklif ile ilgili yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Söz konusu teklifte sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması, gelir vergisi ve ek gösterge adaletsizliğine son verilmesi bir yıl önceki seçimlerde verilen 3.600 ek gösterge sözünün gereğinin yerine getirilmesi, 

Maaşların insanca yaşamaya yetecek bir seviyeye çekilmesi başta olmak üzere kamu emekçilerinin temel talepleri bir kez daha görmezden gelinmiştir. Kamu İşveren Heyeti başkanı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk tarafından açıklanan teklife göre; kamu emekçilerinin ve kamu emekçisi emeklilerinin maaşlarında 2020 yılı için altışar aylık dilimler halinde %3,5 + %3 2021 yılı için ise %3 +%2,5 artış önerilmiştir. Bakan Selçuk teklifi sunarken büyük bir lütufmuş gibi, altışar aylık dönemlerde enflasyon farkının oluşması durumunda söz konusu farkın maaşlara yansıtılacağını ifade etmiştir.
Hükümet temsilcileri TÜİK tarafından açıklanan rakamlara elbette inanabilir. Ancak sokaktaki vatandaşın bu rakamlara inanmadığı tüm kamuoyunun malumudur. Çünkü vatandaş TÜİK verilerini değil mutfakta, çarşıda, pazarda yaşadığı gerçek enflasyonu temel almaktadır. Bu gerçek enflasyon ile TÜİK’in açıkladığı rakamlar arasındaki uçurumu, satın alma gücünün her gün düştüğünü, gelirinin eridiğini görmektedir. Dolayısıyla iktidarın ‘işçiyi, memuru enflasyona ezdirmedik’ sözlerinin hiçbir karşılığı yoktur. Çünkü işçiyi, memuru, dar gelirli, asgari ücretli, emekliyi TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon değil, hayatın gerçek enflasyonu ezim ezim ezmeye devam etmektedir. Öte yandan bugün masaya getirilene teklifte dört gün önce apar topar imzalanan kamu işçileri toplu sözleşmesinin referans alındığı görülmektedir. Hükümet açıkça ‘kamu işçisi 2020 yılı için %3+%3 artışa, temel haklarında hiçbir iyileştirme yapılmamamsına razı oldu. Siz de razı olmak zorundasınız’ demektedir. Böylece yıllardır oynanan, işçi ve kamu emekçisini karşı karşıya getirme oyunu sürdürülmek istenmektedir. Hiç kimsenin 3 milyon kamu emekçisinin, 2 milyon kamu emekçisi emeklisinin temel hiçbir sorununu çözmeyen, aksine hepimizle dalga geçilen bu teklifi kabul etmeye, müzakereye değer görmeye yetkisi yoktur. Kamuda kadrolu personel alımı durma noktasına gelmiştir. Buna karşın sözleşmeli istihdamda olağanüstü bir artış yaşanmaktadır. Sözleşmeli istihdamın kapsamının genişletilerek Eğitim ve sağlık gibi asli ve sürekli hizmetlerin bu kapsama alınması yaşanan sorunu daha da derinleştirmiştir. Buna son vermenin zamanı çoktan gelmiştir. Çünkü hangi sendikaya üye olursa olsun tüm kamu emekçileri çarpık enflasyon rakamlarına indirgenen maaş artışlarına, kaşıkla verileni kepçe ile geri alan adaletsiz gelir vergisi sistemine, reel gelirinin gittikçe erimesine, güvencesiz-sözleşmeli çalışmanın daha yaygın hale getirilmesine hizmet eden sözde ‘toplu sözleşmelerin’ bedelini ödemeye devam etmektedir. Böyle bir tablo içinde hem tüm kamu emekçileri olarak bizler hem de kamu hizmeti alma hakkı alabildiğine sınırlanan vatandaşlarımız yıllardır kaybetmektedir.
Hep beraber adım adım içine sürüklendiğimiz bu kara tabloyu değiştirmenin tek yolu siyasi iktidardan icazet bekleyen, kişisel çıkarlarını milyonların ortak çıkar ve kazanımlarının önüne koyan sözü ile özü yüz seksen derece farklı noktalara savrulmuş olanlarla değil, kamu emekçilerinin ortak talepleri ve halktan yana bir kamu hizmeti için mücadele edenlerle yürümekten geçmektedir. Bunun için KESK olarak sendikalı, sendikasız tüm kamu emekçilerini; halktan yana bir kamu hizmeti, güvenceli istihdam-güvenli gelecek, demokratik-adil bir çalışma yaşamı, insanca yaşamaya yetecek bir ücret ve tüm taleplerin hayat bulması için gerçek bir toplu pazarlık hakkı için birlikte mücadele etmeye, yeni bir satış sözleşmesine izin vermemek için seslerini yükseltmeye çağırıyoruz.”

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. Kamu çalışanlığından aşiret köleliğine terfi ettiniz. Sesinizi duyacak kimse veya kurum yok.