Kahvehane kültürü masaya yatırıldı

Türkiye Gençlik Vakfı Kırklareli İl Temsilciliği “Kahve Kültürü” konulu konferans düzenledi. Konferansa katılan Kırklareli Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Cem Sökmen, 600 yıllık tarihsel sürekliliğini devam ettirebilmeleri ve özgün bir kültürün oluşmasını sağlamalarıyla kahvehanelerin, sosyolojik açıdan önem taşıdığını söyledi.

Her ay sosyal, kültürel ve medeniyet eksenli konferanslar düzenleyen Türkiye Gençlik Vakfı Kırklareli İl Temsilciliği bu ay sosyal hayatımızda çok önemli bir yeri olan kahvehaneleri gündemine aldı. İstiklal Marşı ile başlayan program, İl Müftüsü Hüseyin Demirtaş’ın Kuran’ı Kerim okumasıyla açıldı. Programın açılış konuşması ise Türkiye Gençlik Vakfı İl Başkanı Harun Karanfiler tarafından yapıldı. Bugüne kadar emeği geçen herkese teşekkür ederek konuşmasına başlayan Karanfiler, “Vakfımız, dünya üzerinde iyi ve güzele dair ne varsa savunan, her daim hakkın ve adaletin tarafında olacak bir nesil yetiştirme amacıyla kurulmuş yeni nesil bir gençlik vakfıdır. İnsanlığın dünya sahnesindeki medeniyet yolculuğuna ahlak, adalet, birlik, iyilik ve özgürlük değerleriyle çıkan gençlik hareketidir. Medeniyetimizi yeniden ihya ve inşa edecek nesilleri yetiştiren bir vakıf olma yolundayız” dedi.
“Geçmişten Günümüze Kahvehaneler ve Sosyal Hayatımızdaki Yeri” konulu konferansta İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu ve Kırklareli Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Cem Sökmen bir sunum yaptı. Bu alanda “Aydınların İletişim Ortamı Olarak Eski İstanbul Kahvehaneleri” ve “Marmara Kıraathanesi” gibi kitapları bulunan Cem Sökmen, 1985’lere kadar kahvehaneleri yazarların, şairlerin ve entelektüellerin uğrak yeri ve ocağı olduğunu söyledi. Sökmen konuşmasında geçmişte olduğu gibi günümüzde de Türkiye’nin geleneksel kurumlarından biri olan kahvehanelerin, sosyal yaşamda hâlâ önemli bir yere sahip olduğunu dile getirdi. Sökmen, “Kahvehanelerin geçmişi oldukça eskiye dayanır. Belli bir sürekliliğe sahip olduklarından kahvehaneler, toplumun geleneksel kurumları arasında yer almaktadır.
Bu mekânlar günümüzde kültürel aktarım, haberleşme ve oyun oynama gibi birbirlerinden farklı birçok fonksiyonu yerine getirmektedir. Başlangıçta dinî ya da siyasî tepkileri beraberinde getirseler de, birçok yasaklamalara maruz kalsalar da, yaklaşık 600 yıllık tarihsel sürekliliğini devam ettirebilmeleri ve özgün bir kültürün oluşmasını sağlamalarıyla kahvehaneler, sosyolojik açıdan önem taşımaktadır” diye konuştu.
Kahvehanelerin sosyolojik açıdan taşıdıkları önemi ortaya koyan Sökmen, çok geniş bir kitleye hitap eden kahvehanelerin söz konusu işlevlerinde zaman içerisinde bazı değişmeler gözlense de, hâlâ toplumun büyük bir kesiminin yoğun gereksinim duydukları mekân olma özelliklerini korudukları ifade etti. Sökmen, “Buradan hareketle ilgili yerlerin işlevlerine çeşitlilikler ekleyerek, kahvehanedeki yoğun kitleye ulaşmaya çalışmanın yararlı toplumsal sonuçları olabileceği öngörülebilir
‘Kahve evi’ anlamına gelen kahvehane, içecek tüketilen bir yer olmaktan çok sosyal alanı temsil eden ve yüzyıllardır varlığını sürdüren geleneksel bir mekândır. Genelde sohbet ortamı olarak değerlendirilen kahvehanelerde, bireyler günlük olaylardan siyasî olaylara kadar her şeyi konuşma şansını elde edebilmektedir.
Toplumsal dinamiklerin belirlediği ve özellikle ilk ortaya çıktığı dönemde cami, tekke gibi dinî kurumlar karşısında alternatif oluşturan kahvehaneler, başlangıçtan itibaren herkese açık olan ve bu özelliği ile kamusal bir alan yaratan mekânlardır. Günümüzde de hem kent yaşamının, hem de kırsal yaşamın belirleyici öğelerinden biri durumundaki kahvehane, farklı sosyo-ekonomik düzeydeki bireyler için önemini korumaktadır” ifadelerini kullandı.
Program konuşmacı Cem Sökmen’e plaket verilmesi ile son buldu.