KALKINMADA EĞİTİM ÖNCELİK TAŞIR (6)

Buna göre kültür eğitim anlamını da kapsamaktadır.
Eğitim ve Kültür insanların ve milletlerin kişiliğini veren faktörler olduğuna göre ekonomiyi bu sistemin içinde bir faaliyet çeşidi olarak düşünmekte hiçbir mantıki aykırılık yoktur. Eğer ekonomik faaliyetler insanın madde ile refahı için bir çeşit münasebette bulunması anlamında kabul edilirse o zaman eğitim insanın bu münasebetlerine ışık tutan sistem olmaktadır.
İnsan için yaşamak ve bunun için çalışmak esastır. Yaşamak bir hak ve ödevse, çalışmakta bir bilgi ve teknik iştir. İnsan bu fonksiyonunu yapabilmek için zekânın yaratma gücüne başvurur. Zekâ insanın eğitimini geçiriş ölçüsüdür. Mademki insanın tüm faaliyetlerden aldığı sonuç aklın ve zekânın eseridir, o halde zekânın inkişafı, aklın tekâmülü ekonomik kalkınmayla orantılı değil, eğitimin gelişmesiyle orantılı. Her türlü medeni kabiliyete istidatlı bir halk bugün gördüğümüz milletlerin hepsinden fakir, hepsinden geri bir hayatı yaşıyorsa bunun sebebi ne tabiatta, ne de üzerinde yaşayan insanların tabiatındadır. Sebep sadece bu yaşayan insanların eğitilmemiş olmasındadır. Bu yüzden yapmaya muktedir olduklarını yapamıyor zengin bir toprakta fakir, ileri bir devirde geri bir hayatı devam ettiriyorlar. Bir millet toprağı üzerinde yaşayan insan unsurunu işlemekle kalkınabilir. Bu sebeple eğitim kalkınmasıyla başlamayan hiçbir kalkınma gerçek bir kalkınma olamaz.
İktisat cemiyetin refah seviyesini asgari emek ve zaman serfiyle yükseltme imkânlarını araştıran bir ilimdir.
NOT: Bu tartışma 1964 yılında Halkevinin bir KÜLTÜR PROGRAMI'nda yer almış, araştırma, doğaçlama bir konuşmadır.
(Yazı dizisinin Sonu)

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol