Hayati Yazıcı; “Güçlü bir Türkiye için hep birlikte EVET”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı yaklaşan 16 Nisan referandumu münasebeti ile dün ilimizi ziyaret etti. Otelde kahvaltı programına katılan Yazıcı, Down sendromlu çocuklar ile buluştu. 18 maddelik Anayasa’yı kısaca özetleyen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı; “Bu anayasa
değişikliği ile biz Türkiye’nin geleceğinde artık hiçbir sorun görmek istemiyoruz, güçlü bir Türkiye hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı dün ilimizi ziyaret etti. 18 maddelik anayasayı vatandaşlara detaylı bir şekilde anlatmak için çıktıkları yolda Kırklareli’ni de ziyaret ettiklerini belirten Yazıcı, otelde down sendromlu çocuklar ile bir araya geldi. 21 Mart  Down Sendromu Farkındalık Günü münasebeti ile gerçekleşen kahvaltı etkinliğine katılım Hayati Yazıcı, Türk Bayrağı’nın önemine dikkat çekti. Gerçekleşen kahvaltının ardından konuşma yapan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı; “Bizim her alanda sağladığımız kazanımlarımızın ardında bu bakışımız var. Her şeyde insanı merkeze alarak şekillendiriyoruz. Biz büyük bir ülkeyiz. Ortak vatanımız var. 780 bin kilometrekare, 80 milyon nüfusumuzla bir vatanız. Her vatandaşımızın 780 bin kilometrekare vatan toprağında eşit pay hakkı var. İştirak halinde mülkümüzdür vatan. Her birimizin eşit alanda pay sahipliğimiz vardır. Bayrağımız dünyanın en güzel bayrağıdır. Kırmızı beyazdan oluşup içerisinde hilal ve yıldız var. Kırmızı renk toprağı vatan yapan, şehitlerin kanını temsil ediyor. Yıldız da her şehidimizi temsil ediyor. Tek devlet, tek vatan, tek bayrak, tek millet bizim kırmızıçizgimizdir. Bu değerler hepimizindir. Dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına erişmiş bir Türkiye, milli geliri 25 bin dolar düzeyine oluşmuş bir Türkiye, pek çok markaya sahip bir Türkiye hedefliyoruz. Bu hedefe varmak için yönetim aksının, şemasının daha tempolu, güçlü, yürümemize, üretmemize, kapasitemizi arttırmamıza, milletimize hizmet etmek için düzenlemeler yapıyoruz. Birbirimizi çok sevelim. Sevmenin hiçbir maliyeti yoktur. Husumetleri bir kenara bırakalım, ilişkilerimizi hep kontrol ederek, bardağın hep dolu tarafına bakalım. Çok partili demokratik hayatımızdaki ‘cumhurbaşkanlığı seçimleri’ hep krizlerle dolu olmuştur. Entrikaların pratiğe geçirilmediği hemen hemen hiçbir seçim yok gibi... Turgut Özal-Süleyman Demirel arasında çatışma olmuştur. Turgut Özal-Yıldırım Akbulut ve Turgut Özal-Mesut Yılmaz arasında da uyumsuzluk olmuş; bunların tüketim maliyeti olmuştur. Süleyman Demirel-Tansu Çiller arasında da olmuştur. Bizim iktidarımız zamanında aynı şeyler olmuyorsa; kardeşlik hukukumuzun güçlü olmasından kaynaklanıyor. Ancak gelecekte bu tür sorunların olmayacağı anlamına gelmez. Dolayısıyla bu anayasa değişikliği ile biz Türkiye’nin geleceğinde bu tür sorunların yaşanmamasını hedefliyoruz. Benzer sorun alanlarını tasfiye etmek istiyoruz. Diktatörlüğe hem sistem müsaade etmez hem de yenidünyada bilinçlenmiş, artık daha donanımlı olan aziz Türk milleti de izin vermez. En son örneği de 15 Temmuz’da yaşandı işte... F-16 ve tanklara kafa tutan millet, demokrasiyi nasıl içselleştirdiğini gösterdi. Egemenlik hakkını ortadan kaldırmaya yönelik darbeci müsveddelere karşı göğsünü siper eden toplum, vatanını, bayrağını ve egemenlik hakkını nasıl koruduğunu herkese gösterdi” dedi.