HAYVANLARA HAKARET

Geçenlerde yumuşacık bir kar altında çıkıp pazarı gezmek geldi içimden.
Şapkamı başıma, atkımı boynuma, çantamı elime alıp attım kendimi yollara.
İnsanlar acele adımlarla koştururken sağa, sola, akşam karanlığı düşmek üzereydi kardan bembeyaz yollara.
Ben hâlâ elim boş dolaşıyorken loş sokaklarda, yıllar öncesinden doyurduğum bir köpek, kırk yıllık dost gibi gelip sarılıverdi boynuma.
Patileri ellerimde, gözleri gözlerimde öylece kalıverdik.
Bakışlarından anladım, önceleri sevilmiş ve sonradan atılıvermişti yollara.
İnsanoğlunun işine gelmeyen hiçbir şeyi barındırmıyor artık etrafında.
Bu hayvan olur, insan olur veya çok yakını bile.
Yapılan iyilikleri insan kadar çabuk unutan bir hayvan yok dünyada.
Bu hayvancık da geçen kış onu doyurduğumu unutmamış ve görür görmez sevgisini getirdi dile.
Bir hayli yürüdük beraberce, çantamda bir simit vardı onu verdim yudum, yudum aldı yedi elimden.
Kimi anne babalar çocuklarını hayvanlardan uzak tutmak için, nerde bir köpek görseler ya tekme atarlar, ya da ondan sokak, sokak kaçarlar.
Bu davranışların ne kadar yanlış olduğunu ancak bir hayvana yaklaşırsak anlayabiliriz.
Tabi kimilerin sözünü çürütebilirsek eğer.
Tüm bu düşüncelerimi okumuş gibi o güzel hayvan benimle dolaştı durdu, kimselere saldırmadan ve yanımdan ayrılmadan.
Sanki görülmez iplerle bağlıydı bana.
Onu bırakıp evin yolunu tuttuğumda, yine koştu bana patilerini omuzlarıma koydu.
Anlatmakla kimseyi inandıramayacağımı biliyorum o hayvanın gözünden akan minnet gözyaşlarını ama yine de dilim döndüğünce paylaşmak istedim.
Keşke o anı ölümsüzleştirseydim diyorum şimdi sadece.
O anı görmek gerekirdi.
Onu bırakmamı istemiyordu besbelli, patileriyle boynuma sarılarak yolumu kesiyordu.
Şubat sonu da olsa hava hala erken kararıyordu, eve dönmem gerektiğini düşündüm.
Ondan habersiz kalabalıklar arasından kayboldum derken, bir de ne göreyim bu güzelim kurt köpeği beni takip ediyor.
Arkamdan gelmeye devam edişi onun için tehlike teşkil ediyordu.
Mahalle köpekleri onu yabancı görüp hırpalamalarından korktum.
Bu korkuyla başka sokaklara saptım izimi kaybettirmek için.
Gizlendim ve bir köşeden izledim, beni aradı bulamadı ve susuzluğunu kar yemekle gidermeye çalışırken ben de köşeyi dönüp ondan kaçtım.
Sonra anladım ki sadece kaçtığımı sanmışım meğer.
Ne zaman pazara insem, neredense çıkıp geliyor beni eve kadar uğurlar oldu uzun zamandan beri.
Kızdığımız kimi insanlara hani öfke anında bazen"hayvan "deriz ya ?
Bu söz hayvanlara çok büyük bir hakarettir.
Onlardaki sadakatin yarısı bizlerde olsaydı keşke, diye düşündüğüm her zaman, yıllardır yüzüm kızarır durur utancından.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol