Gündoğdu çok uluslu maden şirketlerinin araştırılmasını istedi

CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu ülkemizde faaliyet gösteren çok uluslu maden şirketlerinin çevreye olan etkilerinin tespit edilmesi ve meydana çıkan sorunların çözümü için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasanın 98 inci, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince bir Meclis Araştırması açılmasını talep etti. 

Gündoğdu gerekçe olarak ise şunları kaydetti; “Gelişmiş, çağdaş ülkelerde çevresel riskleri büyük, kirletici endüstrilerin faaliyet alanları her geçen gün daralmaktadır. Gelişmiş ülkelerdeki faaliyet alanlarını kaybeden çok
uluslu şirketler kendilerine yeni
faaliyet alanları aramak zorunda kalmışlardır. Yabancı yatırımcılar ve çok uluslu şirketler azgelişmiş ülkelere kalkınmaları için teknoloji ve zenginlik getirme vaatleriyle girerken gerçeğin böyle olmadığı, aksine iddia edildiği gibi ciddi bir kalkınma ve zenginlik katkısının bulunmadığı birçok ülkede yaşanılan örneklerle görülmektedir.
Çok uluslu şirketlerin, kirletici endüstrilerin ülkelere girişlerindeki amaç, girdikleri ülkelerin kalkınmasına katkı koymak değil, şirket için kârlı bir etkinliği gerçekleştirerek kazançları ile birlikte ülkelerine geri dönmektir. Bu nedenle özellikle kimya, madencilik, termik ve nükleer enerji gibi kirletici endüstrilerde faaliyet gösteren uluslararası şirketler gelişmiş ülkelerde ekonomik ve siyasal sorunlarla karşılaştığından ve atıkların bertarafı siyasal ve ekolojik bir sorun haline dönüşmesinden dolayı kendilerine ‘sorunsuz’ mekanlar, ülkeler aramaktadırlar.
Bu doğrultuda son yıllarda çevresel anlamda ciddi riskler taşıyan uluslararası madencilik
şirketleri ülkemizde çalışmalarını ve faaliyetlerini artırarak devam etmektedir. Hükümetin izlediği kalkınma modelinde sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma modelinden uzak çevreyi ve doğayı koruma ve kollamak değil daha çok kullanma anlayışı hâkim olmaktadır. Hükümetin çevreye ve doğaya karşı bu tehlikeli anlayışı, maden şirketlerinin faaliyet gösterdiği alanlarda tam bir doğa katliamının sergilenmesine neden olmaktadır. Şirketlerin faaliyet alanlarında geri dönüşü mümkün olmayan çevresel tahribatlar yaşanmaktadır.
Özellikle Kırklareli, Tekirdağ, Edirne, Çanakkale ve Balıkesir ili sınırlarında yaşayan milyonlarca insanın su kaynaklarının merkezinde, oksijen deposu ve dünyanın kültür ve tarih mirasının
bulunduğu eşsiz coğrafyalarda faaliyet gösteren maden şirketleri bölgelerde tam bir çevre katliamına neden olmaktadır. Çok uluslu maden şirketlerinin faaliyetleri, Ege Bölgesinin tarımsal üretim deposu olan verimli toprakları, Gediz Ovasını tehdit altında bırakmakta, Karadeniz Bölgemizin eşsiz coğrafyasını, bitki örtüsünü adeta talan etmektedir. Yaşamın sağlıklı bir şekilde devamı için vazgeçilmezlerimiz olan; Ülkemizin havasını, suyunu, toprağını rant uğruna tehdit altında bırakan maden şirketlerinin faaliyetlerinin yaratacağı geri dönüşü mümkün olmayan çevre tahribatlarına izin vermemek amacıyla, Ülkemizde faaliyet gösteren çok uluslu maden şirketlerinin çevreye olan etkilerinin tespit edilmesi ve meydana çıkan sorunların çözümü için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasına ihtiyaç bulunmaktadır.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol