GELİŞMEMİŞLİK

Çocuktuk, "gelişmekte olan ülke" diye betimlenirdi ülkemiz.
İlkokul sonrası delikanlılık çağımızda yine aynı sözü dinledik durduk.
Hattâ ilk on yılımızda anayurdu dört baştan demirağlarla ördüğümüzü bugün bile haykırırız.
Gençlik yıllarımızı tükettik, yılları hızla yığdık üst üste…
Meslek içinde yine aynı terane sürüp gitti: "Gelişmekte olan ülke!"
Emekliliğin şuralarına gelip çattık…
Baktık ki, bizi işletiyorlar.
"Gelişmekte olan ülke!" filan değiliz.
Bal gibi "Az gelişmiş ülke"yiz.
Gelişmiş ülke olmadığımız cıscıbıldak ortada.
Köylerimizin durumu, görünümü ortada.
Hayvancılık halâ dededen kalma usullerle yapılıyor.
Ahırlarımız halâ evimizin altında veya yan tarafında.
Hayvan gübreleri ayakkabımızın altında.
Köy meydanları hayvanların cirit alanı. Kedisi, köpeği, öküzü, ineği…
Köy meydanları dedim de…
İçler acısı.
Hangi köyümüzün meydanı, sokakları kirden pisten, pislikten arınmıştır ki?
Her biri uluorta çöplük.
Kasaba veya şehirlerimiz düzensiz yapılanımlara sahip.
Tam bir keşmekeş.
Halâ çöpümüzü uluorta atıyoruz sokaklara ve caddelere rahatça tükürüyoruz.

Genel seçimlerimizi ve sayımlarımızı bir türlü sağlıklı yapamıyor, sonuçlarını huzurla belirleyemiyoruz.
Bin bir şaibe ile seçim sonlandırıyoruz.
Bunca kuşkuyla, entrikayla gerçekleştirdiğimiz seçimin sonuçlarını almaya kalkıştığımız gece trafolara kediler doluşuyor.
Trafoya giren kedi tek değil ki!
Bir kedi, bir sürü ilde aynı anda trafolara giremeyeceğine göre, demek ki trafo kedisi tek değil.
Seçim geceleri trafolarımızı kedilerden koruyamıyoruz.

Güpegündüz elektik kesilir mi? Az gelişmiş bir ülkeyse, kesilir. Sorgusuz sualsiz kesilir. Neden kesildiğini kimse bilmez, bilemez.
Durup dururken neden kesilir elektrik dediğin?
Bilemezsin.
Az gelişmiş veya gelişmemiş ülkelerde böyle yürür bu işler.
TV'den bir şey izlemektesin. Pür dikkat kesilmiş, bir tek sözcüğünü kaçırmamak için çabalıyorsun…
Elektrik kesiliveriyor ve…
Dünyayla ilişki kesiliyor o an.
Elektrik varken, TV çalışırken tam kendini "gelişmiş ülke vatandaşı" modunda duyusamaya başlamışken…
Bir anda şamar gibi çakar beynine, "az gelişmiş ülke" vatandaşlığı.
Gelişmemişlik daha nedir ki?
Gelişmişlik dediğin, İstanbul Boğazı'nın iki yanındaki eğlence yerlerinin sabahlara kadar tıklım tıklım eğlenmesi ve dolup taşmasıysa eğer…
Tüm devlet kuruluşlarının hızla satılıp elden çıkarılarak yoksullaşırken…
Onların parasıyla duble yollar yapmaksa ve bir gün onlar da tükenecekse…
Gelişmişlik buysa eğer…

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol