FIRSATÇILARA DİKKAT

Tüketici örgütlerinin üst yapısı TÜDEF, 2015 yılına girerken tüketici sorunlarının çözümünde önemli bir engel olarak gördüğü fırsatçılık hakkında tüketicileri uyardı.
Daha önce defalarca gündeme getirmiş olduğumuz, 'özgürleşmek için kurtarıcılardan kurtulmak!' gerektiğinin, tüketicilerin yaşadığı sorunlara yorumlandığında, söz konusu uyarı ile TÜDEF bir kez daha hatırlatmak istemiş.
TÜDEF'ten yapılan yazılı açıklama özetle şöyledir;
"Tüketicilerin haklarını ararken aldanmamaları ve dolandırıcıların tuzağına düşmemeleri için tüketici derneklerinden yardım alabileceklerine işaret edildi.
Tüketicilerin bir süredir devam eden bankacılık işlemleri ücretleri ve son günler de kayıp-kaçak elektrik bedelleri için yetkisiz kişi ve firmalarca aldatılıp, istismar edildikleri ve dolandırıldıkları kaydedilen açıklamada, kişisel bilgi ve iletişim bilgilerinin de diğer güvensiz uygulama ve saldırgan reklamlara açık hale geldiği belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Tüketicilere kayıp-kaçak bedelinin, kredi kartı ve kredi masraflarının geri alınacağına dair kısa mesaj ile ya da bizzat radyo, TV, gazete ve dergiler ile bunların internet sayfalarına ilan, link vererek ulaşan bazı kişi ve firmalar, vatandaşlardan bu hizmetleri karşılığında para talep ediyorlar.
Hatta, Federasyonumuza bağlı gönüllü derneklerimizin isimlerini ve amblemlerini dahi kullanacak kadar gözlerini karartan bu kişi ve şirketler tüketicilerden iletişim bilgilerini de isteyip, kendilerine ödemeli olarak başvuru evraklarını göndereceklerini belirtiyorlar. Daha sonra, bu evrakların teslimatında ortalama 70-100 lira gibi ücretler talep ediyor ve sonrasında yurttaşlarımızı kaderleriyle baş başa bırakıyorlar. Kredi kartı, dosya masrafı, kayıp-kaçak bedellerini geri alıyoruz diyenlere kanmayın.
Tüketicilerin bu ve benzeri durumlarda bu kişi ve firmaları, yetkili makamlara ve federasyona bağlı tüketici derneklerine bildirmeleri gerektiği vurgulanan açıklamada, bankacılık, kayıp-kaçak ve diğer tüketici hak ihlalleri hakkındaki şikayetler için, 81 ilde 102 şubesi bulunan tüketici derneklerinden gerekli yardım ve desteğin alınabileceğine dikkat çekildi."
TORBA YASALAR…
Hukukçuların, bilim insanlarının, teknik elemanların, meslek mensuplarının ve bunların örgütleriyle birlikte diğer sivil toplum kuruluşlarının ve de, ilgili yurttaş inisiyatiflerinin oturup, tartışıp, yorumlarını katıp adam gibi bir yasa çıkarılmaz da, içeriğinde ne olduğu tam olarak bilinmeyen 'TORBA YASA'larla yönetilmek isteniyoruz aklım ermiyor! Aklımda, bu bilinmezliğin bilinir kısmı var da, söylemek doğru olur mu? Bilmiyorum. Yani; koyun-çoban, kral-teba, hükümdar-ümmet ikilemleri anlayışı deyip geçelim ve yorumunu size bırakalım.
Bu uygulama, son yıllarda defalarca gerçekleştirildi. Güncellemek, hatalardan arındırmak, uygulamadaki engelleri aşmak için epeyce zaman ve emek sarf edildi. Ancak; yine de, hak-adalet anlamında 'kalan sağlar bizim oldu'.
Ülkemizin imarında, yer altı ve yer üstü yapılaşmanın gerçekleşmesinde, yediğimiz-içtiğimiz, giyinip-kuşandığımız, yaşadığımız yer ve çevremizin dizaynında, bilimi teknolojiye uyarlayıp yaşam standardımızın kalitesini yükseltmekten sorumlu meslek mensuplarının kaderlerini de böyle bir torbanın içine sokmanın ne anlamı vardı?
Dedim ya, torbaların içeriğinde bilinmezlik ön planda. Şimdi, TMMOB üyeleri dışında kalanlar için empati yapıp düşünelim. Mühendis, Mimar ve Şehir Plancısı arkadaşlarımız derler ki;
Çıkacak olan 'Torba Yasa'da, bizi ilgilendiren bölümlerde;
"Bir yandan sektöre ucuz işgücü sağlanırken, diğer yandan tekniker ve teknisyenler, altından kalkamayacakları sorumluluklarla adeta günah keçisine çevrilecek.
"Mimar, mühendis ve diğer teknik elemanların sorumlulukları arttırılırken, yetkilerini budayacak; buna karşılık müteahhitleri sorumluluktan kurtaracak.
"Küçük ve orta ölçekli müteahhitleri rekabet edemez duruma getirecek.
"Kamu adına 'Mesleki Denetim'i kaldırarak yetkisiz ve sahte unvan kullanımının önü açılacak.
Tabii ki; iş bu kadarla kalmayacak ve dolayısıyla, tüm tarihi ve doğal çevre, sit alanları, kıyılar, ormanlar, tarım alanları, meralar yapılaşmaya açılacak.
İdari olarak ta, yerel yönetim yetkilerini neredeyse tamamen merkezi idareye aktararak, vatandaşların yerel yönetim iradelerini belirlediği oylar ise, yok sayılacak.
TMMOB Üyesi arkadaşlarımızın kendi gelecekleri ile ilgili kararlara müdahil olma ve irade belirtme hakları doğrultusundaki mücadelelerini destekliyor, hak ve adaletten yana başarılı olmalarını diliyoruz.
YEREL YÖNETİM ANLAYIŞI ŞÖYLE OLMALIDIR…
Kentlerin hava kirliliğin konusunda, önemli etkenler baca gazı, egzost dumanı ve çöpler gelmektedir. İlimizde, bu konuda neler yapılıyor? Neredeyse kış yarılandı, bir başka bahara kalmadan öğrenmek istiyoruz
Sorunsuz ve sağlıklı bir yaşam dilerim.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol