Ergin Kalınoğlu'nun Düşündükleri

Ergin Kalınoğlu Çorlu'da yaşayan bir Kırklarelilidir. Fakat işi itibariyle bir ayağı Çorlu'da bir ayağı Kırklareli'ndedir. Çorlu'dan Kırklareli'ne geldiğinde beni arar Kırklareli üzerine düşüncelerini tartışırız. "KIRKLARELİ HAREKETİ" Derneğini de bu düşünce ile kurmuştur.
"KIRKLARELİ HAREKETİ" sözcüğünü çok sevmişimdir. Kendinden başka kimseye zararı olmayan bir halkı kent için de bir şeyler yapmak için tetikleyen bir cümle olarak görmüşümdür. Sayın Ergin Kalınoğlu Kırklareli Hareketi'ni tetikleyen kişilerin başında gelir. Ancak hareket bir yere geldiğinde dizleri kesilmiş bir insane gibi birşey yapamaz olmuştur. Bu hareketsizlik psikolojik, sosyolojik ve tarihsel bir olaydır. Bu olay bana Mustafa Kemal Atatürk'ün Milli Mücadele Önderi olarak Samsun'dan Erzurum'a giderken yol boyunda çift süren Anadolu insanı ile yaptığı görüşmeyi, daha doğrusu Anadolu Çiftçisinin "BEN DÜŞMAN TARLAMIN KENARINA GELDİĞİ ZAMAN DÜŞÜNÜRÜM" demesine benzetirim. Kırklareli geri kaldıktan sonra ne yapacağımızı düşünürüz gibi.. Tarihte böyle bir söz Basra için vardır. Derler ki:
"BA'DE ARABÜL BASRA" Yani Basra yanıp yıkıldıktan sonra kurtarmaya gelmek niye? Sayın Ergin Kalınoğlu, "Kırklareli için ne yapmalıyız ki Kırklareli'ni daha fazla geri kalmışlıktan kurtaralım?" AKİL İNSANLAR bu kentin geri kalmış taraflarını görecekler ki proje yapıp Belediye Başkanlığı’na sunacaklar.
Sayın Kalınoğlu geride kalan Pazar günü Çorlu'dan Kırklareli'ne gelmiş, bana telefon etti "Hocam bir araya gelelim de Kırklareli için neler yapabileceğimizi görüşüp tartışalım. YAYLA'NIN ALTI MAĞARA. Bu konuda bir araştırma yapalım. Mağaranın üstüne Kırklareli'ni kurmuşlar bunun hiç mi anlamı yok." dedi. Sorun bu. Kalınoğlu demek istiyor ki Yayla'nın altı mağara. Mağaranın üstüne Kırklareli'ni kurmuşlar. Bu nasıl bir mühendislik, nasıl bir jeolojik yapıdır ki yüzyıllardan beri meydana gelen depremler, olaylar şehrin altındaki mağaraya, mağara odalarına zarar vermemiştir?
Görülüyor ki Kırklareli'nin araştırmayı gerektiren konuları ve sorunları var. Kırklareli iki tepe üzerine kurulmuştur. Devlet kurumları daha çok Karakaş Mahallesi'nde toplanmıştır.
Bir kente ruh ve can veren, güzellik kazandıran orada yaşayanlardır. Tabii kentin bir ekonomisi, bir sosyal hayatı vardır. Bir Vali ile görüşürken demişti ki, "Bir şehrin günlük hayatı 24 saattir. Kırklareli'nde hayat sabah 10 da başlar 6 da biter. Bir kent köfte ekmek ile kalkınıp gelişemez. Şehrin hayatı 24 saattir, bunu bilmek lazımdır." Burada birileri der ki, "KALK BİR MUM YAK" karanlıklar aydınlansın. Eller nasırlansın. Bunların Kırklareli'nde tartışılması gerekir. Ergin Kalınoğlu, "Kırklareli için bir şeyler yapmalıyız" darken her halde yeni bir şeyler düşünmeyi, harekete geçmeyi söylemek istemektedir. Sayın Ergin Kalınoğlu, bugün Kırklareli ne düşünüyor? O önemli. "Bir üniversite daha açılsa" diye mi düşünüyor. Bunu bilmek lazım.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol