Edirne Tabip Odasından Ürküten Senaryo

Edirne’deki koronavirüs artışıyla ilgili Edirne Tabip Odası(ETO) başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun, açıklamalarda bulundu. Edirne’de şu anda pozitif ve hasta olarak KYK’da bulunan kişi sayısının 370 olduğu belirten Prof. Dr. Gürcan Altun,“Kentimizdeki hastanelerde yoğun bakım ünitelerinde boş yatak bulunmamaktadır” dedi.

Salgınla mücadelede tüm toplumun desteğinin alınabilmesi adına verilerin şeffaf olarak paylaşılmasının önemine dikkat çeken ETO Başkanı Prof. Dr. Altun şu ifadeleri kullandı; “Olarak sahadan edindiğimiz bilgilere göre 25 Kasım 2020 tarihi itibariyle: Kovıd-19 hastalığı nedeniyle Edirne, Keşan ve Uzunköprü devlet hastanelerinde, Trakya Üniversitesi(TÜ) Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi ile Özel Keşan Hastanesinde toplam 274 hasta tedavi görmektedir. Edirne’deki Kredi ve Yurtlar Kurumuna ait yurtlarda kalan PCR + hasta sayısı 370’dir. Kentimizdeki hastanelerde yoğun bakım ünitelerinde boş yatak bulunmamaktadır. Yapılan PCR testlerinde il düzeyinde pozitiflik oranı artmaktadır. 22 Kasım’da 190, 23 Kasım’da 202, 24 Kasım’da 360, 25 Kasım’da 338 insanımızda daha PCR testlerinde pozitiflik saptanmıştır (günlük yeni olgu sayısı)” dedi.
“EDİRNE’DE 216 SAĞLIK ÇALIŞANI POZİTİF”
TÜ Hastanesi ve Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi’nde 216 sağlık çalışanının pozitif olduğunu dile getiren Prof. Dr. Altun, “13 Kasım 2020 tarihindeki basın toplantımızda belirtmiş olduğumuz sürecin başından beri Edirne Devlet Hastanesi ve TÜ Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesinde görevli “PCR pozitif sağlık çalışanı sayısı” 111 iken, bu sayı 25 Kasım itibariyle 216’ya yükselmiştir (Son 12 günde PCR pozitif sağlık çalışanı sayısı 105 artmıştır). Bu rakama aile sağlığı merkezlerinde, özel muayenehanelerde/hastanelerde, 112 ve filyasyon ekiplerinde görevli PCR pozitif sağlık çalışanı sayısı dahil değildir. 216 PCR pozitif sağlık çalışanının fazlası var, ancak eksiği yoktur” dedi. Şehirdeki sınır kapılarının kapatılmasıyla hareketliliğin önüne geçilebileceğini hatırlatan Prof. Dr. Altun, şöyle devam etti: “Büyük oranda ekonomik kaygılarla yapılan, erken ve hızlı açılmayı takiben yaz boyunca infeksiyon hızındaki sürekli artış, sonbaharla birlikte sağlık sistemini zorlamaya, filyasyon çalışmalarını imkânsız hale getirmeye başlamıştır. Ekonomik kaygılar elbette ki önemlidir. Ancak salgın konusunda çalışan ekonomistlerin belirttiği üzere; salgın için alınan sıkı önlemlerin neden olduğu ekonomik kayıp, bu önlemlerle salgının kısa sürede kontrol altına alınmasının yarattığı güvenli ortam sayesinde telafi edilebilmektedir. Oysa önlemlerin baştan sıkı alınmadığı, zamana yayılmış sınırlı kontrol uygulamalarının hayata geçirildiği durumlarda salgın süreklilik kazanmakta ve ekonomik etkisi uzun süreli ve daha yıkıcı olabilmektedir. Yurttaşlarımıza ve sağlık çalışanlarına karşı duyduğumuz sorumluluk gereği aşağıda yer alan uyarıları tekrarlama zorunluluğu ortaya çıkmıştır” dedi. Toplumsal dayanışma ve kolektif mücadelenin önemine de değinen Prof. Dr. Altun, “Sağlık Bakanı’nın son günlerde yaptığı açıklamalar ‘gerçeğin hiçbir zaman gizli kalamayacağının’ göstergesidir. Salgının gerçek boyutunun toplumla paylaşılması, panik ortamı yaratmadan ama olayın ciddiyetine uygun doğru bilgilendirme ve önlemlerin alınmasıyla bu süreç en az kayıpla aşılabilir. Halk sağlığının, tek tek bireylerin sağlığının toplamını aşan bir anlam yüküne sahip olması nedeniyle, ortak iyiyi oluşturmak için toplumsal dayanışmaya ve kolektif mücadeleye gereksinim duyduğu unutulmamalıdır. İl Pandemi Kurulları ve İl Hıfzısıhha Kurullarının aktif çalıştırılmasıyla, gerekiyorsa yerel olarak ek önlemler/kısıtlamalar getirilmesi gündeme gelmelidir” ifadelerini kullandı.
“BÖYLE GİDERSE SİSTEM ÇÖKER”
Altun, vatandaşlara da duyarlılık çağrısı yaparak, “Süreç böyle devam ederse ne yatacak hastane yatağı ne de görev yapacak sağlık çalışanı bulunacaktır. Halkımıza çağrımızdır! Zorunluluk halleri dışında sokağa çıkmayınız, kapalı kalabalık ortamlardan uzak durunuz, sosyal hareketliliğinize kısıtlama getiriniz, maske kullanımı ve temizlik kurallarına uyunuz. Bu süreç ancak sizlerin desteği ile aşılacaktır. ETO olarak bölgemizde salgın sürecinin sağlıklı bir biçimde yürütülebilmesi için her türlü sorumluluğu almaya hazırız” diye konuştu.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol