EN ZOR SEÇİMDİ

7 Haziran 2015 seçimi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin gerçekten de en zor seçimiydi kuşkusuz.
Seçim zordu, zorluydu.
Engebeli bir seçimdi.
İddiası, biçimi, amacı, sonucu… Hepsi zordu.
Bir de baktık…
Sonucu hepten zorlu çıktı.
Öylesine zorlu ki…
Seçimin üzerinden ikinci hafta geçmekte.
Tüm kanallar, gündüz gece koalisyon tartışmaları yapıyor.
Bir türlü ortası bulunamıyor.
En küçüğünden en büyüğüne dek, hiçbir parti çıkamıyor işin içinden.
Kim, kimle yan yana gelecek?
Kim, kimle anlaşabilecek?
MHP, öyle bir tarza duçar oldu ki, Haluk Koç'un betimlemesiyle: "Alayına karşı!"
HDP ile hükümet kurmayı hiçbir partinin gözü kesmiyor.
HDP zaten en başta söylemişti, "AKP ile ne içerden, ne dışarıdan hiçbir biçimde işbirliği yapmayız."
Hem de buna kararlılar.
CHP ise, en son AKP ile ortaklık düşüncesinde. İlk tercihi tabi ki yüzde altmışlık üç parti: MHP ile koalisyon kurup HDP'nin dışardan desteklemesini istiyor.
MHP, buna şiddetle karşı. Çünkü HDP'yi hoş karşılamıyor, masum saymıyor.
Başka türlü de olmuyor işte. Bunu MHP'ye kim anlatacak?
CHP, AKP ile kurarsa ne olur?
CHP'nin 14 maddelik kriteri var. Bu on dört maddeyi masaya koyacak elbet. Bunlar da CHP'nin haklı olarak öncelikleri. İlke adına bunlardan ödün vermeyeceği büyük bir gerçek.
AKP, ne olursa olsun hükümette kalmak, hükümet kurmak zorunda duyumsuyor kendini. İktidar fırsatını elden kaçırmak istemiyor.
CHP'nin 14 maddesine göğüs geremeyeceği de gerçek.
Öyleyse?
MHP ile AKP hükümeti görünüyor ufukta.
Eğer bu gerçekleşirse… Bu süre içinde…
"Çözüm Süreci" dedikleri ne olur?
Çünkü, hükümetin iki ortağında bu konu farklı algılanıyor.
Birine göre: "Çözüm Süreci"
Öbürüne göre "Çözülme Süreci"
Gerçi, AKP de seçim aşamasında "Çözüm Süreci"nden vazgeçmişti.
Recep Bey, "açılış" adı altında çıktığı seçim meydanlarında bangır bangır dillendirmiş, bozuğunu atmıştı, "Dolmabahçe masası"na. "Ne masası? Yok öyle bir şey!" demişti.
AKP ile MHP hükümet kurduklarında, HDP de "Çözüm Süreci"ni bekleyecek mi?
O hükümet, varsayalım dört yıl sürdü.
HDP, dört yıl boyunca elini kolunu bağlayıp bekler mi?
Öte yanda, CHP, kendini bayağı da hükümet için iyiden iyiye hazırlamış görünüyor. 1990'lı yılların başlarından beri bir türlü hükümette olamamış bir CHP, yine mi muhalefette kalmak durumunda?
Artık CHP seçmeni, bir türlü hükümet olamamanın acısını nasıl sindirebilecek?
İşte böylesine çetrefil işler.
Zor be dostum!
Seçim çetrefildi, zordu da…
Sonuçları zorun da zoru.
N'olcek şincik?