Diyanet-Sen Genişletilmiş İl Divan Toplantısını gerçekleştirdi

2 Kasım Perşembe günü saat 17:00’da Bilgiç otel’de Diyanet-sen Genişletilmiş İl Divan Toplantısı düzenlendi. Düzenlenen Divan Toplantısına Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, Diyanet-Sen Genel Başkan Yardımcıları Hacibey Özkan, Mehmet Ali  Omurca, Mehmet Yaman, İl Müftüsü  Hüseyin Demirtaş,  Memur-Sen  Kırklareli Şube Başkanı Selahattin Karanfiler ile Diyanet-Sen  Kırklareli Temsilcisi Mustafa Küçükmotor ve üyeler katılım gösterdi.
Diyanet Sen’in Genişletilmiş İl Divan Toplantısında konuşan Diyanet-Sen Kırklareli Temsilcisi Mustafa Küçükmotor, ; ‘’ Sendikalar ilk defa hak arama mücadelesi içerisinde İngiltere’de 1820 yılında kuruldu. Daha sonra cihan imparatoru Osmanlı imparatorluğunda 1872 yılında kuruldu. Onun daha sonrasında bugünün süper gücü denilen Amerika’da 1884 yılında sendikalar kuruldu. Ülkemizde de ilk olarak işçi sendikaları kuruldu.

1952 yılında Türk-İş daha sonra memurlara sendikal hak verildi. Bu doksanlı yılları buldu. Doksanlı yıllarda merhum Memur-Sen’imizin kurucusu, gönül adamı Mehmet Akif İnan tarafından 18 Kasım 1985 tarihinde Memur-Sen’imiz kuruldu. Bununla beraber Diyanet-Sen de on birinci iş kolu olarak sendikalara kabul edildi.
“Diyanet-Sen’in memur sendikalarına kabul
edilmesi çok büyük
mücadeleler gerektirdi”
Merhum başkanımız Ahmet Yıldız, Osman Aydın ve Ekibi İstanbul’dan Ankara’ya defalarca gitti geldiler. Diyanet İşleri Başkanlığı bu işe ilk başta ortada kaldı. Çünkü on tane sendikanın kurulmasına karar verilmişti. Diğer kurumların sendika dışında kalması talep ediliyordu. Merhum Yıldız ve ekibinin çalışması ile en sonunda Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan tarafından on birinci iş kolu olarak Diyanet-Sen ilk defa Türkiye’de ve Dünya’da kuruldu’’ dedi. Ardından Memur-Sen Kırklareli Şube Başkanı Selahattin Karanfiler; ‘’Bize kamuda ve sosyal alanda mücadele etme yolunu açan, insanların dertleriyle, sorunlarıyla ilgilenmeyi miras bırakan sendikamızın kurucusu merhum Mehmet Akif İnan Hocamız başta olmak üzere ahrete irtihal eden tüm sevdalıları rahmet ve minnet ile yad ediyorum”
“Diyanet-Sen’imizi tebrik ediyorum”
“Hayatın, vahiy ve medeniyet ile inşasına katkı yapabilmek, insanlık yürüyüşümüzü çağı kucaklaması için, geleceğe ulaşması için de on dokuz yıldır soylu bir mücadele yürüten Diyanet-Sen’imizi tebrik ediyorum. Şükranlarımı sunuyorum”
“Her şeye sahip olmak, en iyiye sahip olmak, en
güzele sahip olmak
meselesidir”
Değerli dostlar, insanlığın dünya sahnesindeki büyük ve soylu yürüyüşünün ilk kırılma ve çatışma anı Kuran’ın ifadesiyle; Adem’in çocukları arasında başlamış ve sonu da ölümle bitmiştir. Bu çatışmanın ve kırılmanın ana felsefesi ise; her şeye sahip olmak, en iyiye sahip olmak, en güzele sahip olmak meselesidir. İnsanlığın ilk kırılma noktası olan bu çatışma, hem dünyada hem yakın coğrafyamızda hem de ülkemizde devam etmektedir. Bütün medeniyetlerin, bütün dinlerin beşiği olan Ortadoğu’da Habil’i öldüren Kabil’in sürüleri işgal etmiş, savaşlar, kavgalar,
terör bir türlü işgali ile devam etmektedir. Bu kırılmayı, bu çatışmayı yer yüzünden kaldırabilmek için; barışın, huzurun ve insan haklarının hakim olabilmesi için sivil toplum kuruluşu olan sendikalara görev düşmektedir’ diye aktardı. Arından Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar yaptığı konuşmada “Değerli arkadaşlar sendikalar hiçbir zaman diyanet’in genel merkez ve şubeler, Diyanet ve Müftülüklerin alternatifi değildir. Biz bir bütünün yarısıyız yani bu kurumun personeliyiz. Değerler sendikacılığı diyoruz ya biz değerlerimize sahip çıkacağız. İşte hoca efendiler, Müftüler Diyanet İşerli Başkanlığının ve bu ülkenin bir değeridir, millettin ortak malıdır. Biz sendikacılık yapıyorsak onun varlığından dolayı sendikacılık yapıyoruz. Hiçbir zaman kurum amiri olarak Müftülerimize karşıda hedef gösterme gibi bir alışkanlığımız yoktur”
“Evet arkadaşlar değerlerimize yani Müftülerimize sahip çıkalım. Geçen günlerde Samsunda bir sünnet düğünündeyiz. Emekli bir Müftümüz geldi kalktı yürüdü hiç kimse kalkmadı benim ağrıma gitti ve kalkıp emekli Müftü arkadaşımızı arabasına kadar yolcu ettim. Değerli arkadaşlarım Müftülerimiz bizim değerlerimiz bizde değerlerimize sahip çıkalım”
“Allah bu terör örgütlerini kahreylesin”
“Ülkemize başarılar lütfeylesin. Bakın  Türkiye ne zaman ortaya ciddi bir proje koysa hemen arkasında büyük terör olayları geliyor.  Türkiye bugünkü teknolojiye sahip olacak, araç üretecek gibi kelimeleri 10 sene önce söylemek hayaldi. Niye, çünkü  Türkiye'yi idare edenler  Türkiye'yi yönetenler merhum  Menderes,  Turgut Özal,  Erbakan hoca hariç, birçoğu bu milletin emperyalizme hizmetkar olmasından zevk duyuyordu. Benim evladıma kızıma, "başörtü takacaksan  Suudi Arabistan'a gideceksin" diyenler, insanları küçümseyen, basit gören insanlar bu ülkede idareci olmuşlardı. Kendi· toplumunun değerini bilmeyen, kendi· değerleri ile çatışan, başkalarının değerini bilmez”
“Diyanet’e edepsiz
saldırıları kınıyorum”
Diyanete yönelik bu edepsiz
saldırıları kim yapıyorsa, haindir ve lanetliyorum. Bundan önceki Görmez hocamız da Ali hocamız da değerli insanlardır. Ali beyin de güzel hizmetler yapacağına inanıyorum.
Buradan ilan ediyorum, daha öncede olduğu gibi 82 bin üyesiyle  Diyanet İşleri Başkanlığının ve şu anki başkanının da arkasındayız. Gerekirse benim başkanıma da kurumada hakaret edenlerin personeli de olsa dilini tutup koparmaya niyetliyiz. Bu seviyeye varız. Kimse kusura bakmasın” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program basına kapalı devam etti.