DİLEKLER

Sevdiklerimize, yakınlarımıza, doslarımıza daima güzel dilekler dileriz.
Çoğu zaman hoşça kal yerine güzellikler sözü dökülüverir dudaklarımızdan.
Güzel sözler karşı tarafa olan sevgi ve saygıdan doğan olsa da, insanları acılar Olgunlaştırırken güzellikler biraz şımartır.
Kimimiz yalnızlıktan korkar, kimimiz yalnızlıkla çoğalırız.
Kimimiz el bebek, gül bebek gibi el üstünde tutulur, kimimiz acılar içinde mutlu olabilenlerdendir
Bazıları çok azla yetinmesini bilir, bazılarımız mutluluk denizinde yüzse mutsuzluktan şikâyetçidir.
Bazen de karşı tarafın çektiklerini anladığımızı sanırız sadece.
Kimi büyükler bazen sohbete katılan çocuklara; sen sus bakalım orda, küçükler öyle büyüklerin muhabbeti arasına paldır küldür dalamaz! Diyerek hemen odasına çıkmasını söyler ve iyi bir terbiye verdiğimizi sanırız sadece. Küçüklerin kalbi çok hassastır o kadar çabuk kırılabildiklerini çoktan unutmuşuzdur.
O an yavrumuzun ne kadar kırılıp döküldüğünü anlamak için çocuk olmaya da gerek yok biraz empati kafidir. Kendisini başkasının yerine koyamayanlar karşısındakileri asla anlayamazlar.
Hani bazen dara düştüğümüz günler olur da biriyle konuşmanın iyi geleceğini sanarak içimizdeki kara bulutları dağıtabilmek amacıyla dertleşmek istediğimiz kişi dinler görünse de oralı olmadığının tavırlarında, her türlü hal ve hareketlerinden anlarız ama onu dinlemeye gayret göstermeye çalışırız.
Kimi insanlar dinlemesini bilir böyleleri de dinlediklerinin kalplerine birer pencere acarlar farkında olsalar da olmasalar da, Kendisinden başkasını duymayan duyamayan kişiler bencildirler, ne arkadaşlıkları tat verir ne de kendileri tat alırlar. Bu da bir duygu eksikliği olsa gerek her zaman karşımıza çıkabilir böyleleri.
Yabancı toplumda olmaları bile fark etmez, birileri dinlemekten yorulur diğeri konuşmaktan usanmaz.
Her adım atışımızda alınacak nice dersler vardır hayat yolunda ders almasını bilirsek eğer.
Çoğu zaman insanlar kendi sergilediği davranışları kusur olarak görmez ama aynı davranışı bir başkası sergileyince hemen alınır.
Oysa ne kırmaya ne de karşı tarafı küstürecek kadar değersiz olmamalıyız davranışlarımızla.
Giyimimize, kuşamımıza dikkat ederiz, ciltteki kusurlarımızı örtmeye özen gösteririz de şu davranışlarımıza olan kusurları hiç görmeyiz.
Güzel ve şık olunca her şeyi tamam sanırız oysa insanlığa yakışan en şık elbise insanlıktır ne parayla satın alınır ne de fondötenlerle saklanır.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol