DÜŞENİN DOSTU OLMAZ

İnsanoğulları dünyaya gelir ve ilk adımlarını atar atmaz düşüp kalkmalarla tanışır. Sonraları düşe kalka yürümeyi öğrenir. İlk annesini, babasını, kardeşlerini sever, sonra arkadaşlarını, öğretmenlerini derken hayatın içinde buluverir kendini.  Hayat yolunda nice tökezlemeler olur. Böyle anlarda en çok yakınlarımızdan destek bekleriz.
Hani herkesin bildiği o söz var ya "Düşenin dostu olmaz, inanmazsan düşte gör" diye, hayatta da iyi gün dostları çoktur ama gerçek dostlar kötü günde belli olur. Daha lise yıllarında bir roman okumuştum. Sonunda şöyle diyordu:
"Altını sahtesinden ayıramayan maddi kayıplara uğrar, yalancı dosta güvenenin ömrü veba olur, gerçek bir insanın kalbini kazanan, bir savaş kazanır diyordu. Şimdi bu sözlerin anlamını daha, , iyi anlıyorum.
Öyle günlerde yaşıyoruz ki, gerçek ve sahte dostu seçmek zor. Her şeyin sınırını maddiyat belirliyor, sevgi, sözünü ettiğimiz o gerçek sevgi ise ayaklar altında can çekişiyor.
O yazarın dile getirdiği günler bu günler olsa gerek.
Ömürler veba, savaş kazanmak mesele, maddiyat konusuna hiç girmek istemiyorum çünkü eskiden gönül kapısında hükmü yoktu ama artık açmadığı kapı yok. Çevresi çok geniş diye kendisine gıpta ettiğim bir tanıdığım vardı. O kişi bir kaç yıldan beri hasta yatıyor, geçenlerde yine ziyaretine gittim ama o geniş çevreden eser kalmamış.
Bu kadar sahte bir dünya, bu kadar pamuk ipliğine bağlı ilişkiler beni mahvediyor.
Çamura paramız düşse, alıp silip kullanıyoruz da düşen bir yakınımıza el vermek bize uzak kalıyor. Hayat gelgitlerle, doludur, düşmüş kişi bizde olabiliriz diye bir anlık bir empati kurmaktan bile mahrumuz
Bu gün "seni seviyorum" dediğimizi aylarca yıllarca arayıp sormuyoruz. Sevgi bu mudur Allah aşkına, yoksa sevgiyi kirletmek mi?
Değer vermek için ille de ölmek gerekmiyor. Çünkü o zaman karşı tarafa ne sevgimizi, ne nefretimizi, ne sadakatimizi gösteremeyiz.
Sevgi, dostluk ve sadakat çok büyük değerlerdir bu dünyada, ama doğru zaman ve doğru insanı seçemezsek su üstüne kurulmuş bir sarayı andırır.
Zaten değerli şeylere her zaman ve her adımda rastlanmaz. Bu yüzden gerçek sevgiyi, dostluğu bulunca sıkı, sıkı, saralım, esen yellerden, acı dillerden koruyalım.
Çünkü onlara artık kolay, kolay, rastlanmıyor değil mi?

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol