Balıkesir'den sonra Tekirdağ da hedef yer

Sonbahar bütçe raporunda İngiltere ekonomisinin bu yıl %0,1 küçüleceğinin ortaya çıkmasının ardından Liberal Demokrat Partili Enerji Bakanı Ed Davey'in gelişmekte olan ülkelere yapılacak 2 milyar sterlinlik 'yeşil enerji' yardımı paketini açıklaması Muhafazakâr kesimin tepkisine neden oldu.
Yardım paketi dahilinde Türkiye de jeotermal enerji ve rüzgar enerjisi konusunda yapacağı yatırımlar için 31 milyon sterlinlik bir ödenek alacak. Yardım paketinde Kolombiya'daki hayvancılık sektörünün karbon izinin azaltılması için 15 milyon sterlin, Uganda'da yapılacak iklim çalışmaları için de 14 milyon sterlin ayrılmış. Muhafazakâr partili vekiller ve zor durumdaki İngiliz aileler ülkede beklenen vergi artışları ve harcama kesintileri gündemi meşgul ederken böyle bir yardım yapılmasını israf olarak tanımlayıp tepki gösterse de Bakan Davey küresel ısınmanın tüm ülkeleri etkileyen bir sorun olduğunu ve İngiltere'nin de bu konuda payına düşeni yapması gerektiğini söyledi.
Yardım planlarını Doha'daki iklim zirvesinde açıklayan ve Afrika'ya yapacağı 100 milyon sterlinlik iklim değişimi yardımından da bahseden Ed Davey ''Dünyanın en fakir ülkeleri iklim değişiminden en kötü şekilde etkilenenler olacak. Biz toplumların bu zorluklarla baş etmesine elimizden gelen desteği göstermeliyiz'' dedi.
Türkiye'ye yapılması planlanan yeşil enerji yardımı İngiltere'de tepki çeken ilk yardım tasarısı değil. Şubat ayında Türkiye'ye yapılan yaklaşık 570 milyon sterlinlik AB yardımlarının büyük bir kısmının Türk kanalizasyon sistemini Avrupa standartlarına çıkarmak için harcandığı İngiliz basınına yansımış ve bu harcama da büyük tepki çekmişti.
Bu konuda yapılan haberlerde Türkiye'ye yapılan AB yardımlarının 80 milyon sterlin yani yaklaşık 225 milyon liralık bölümünün İngiltere tarafından karşılandığına da dikkat çekilmiş ve 'Türkiye'deki yoksulluğun ne Afrika ne de başka bir yerle karşılaştırabileceği bu nedenle bu tip yardımların haklı çıkarılamayacağı' yorumlarına yer verilmişti.
Türkiye'den 'AB'den en fazla pay alan ve hızlı büyüyen orta gelirli ülke' olarak söz edilen haberlerde Uluslararası Gelişme Bakanı Stephen O'Brien Türkiye'ye yapılan yardımın 'tartışmaya açık olduğu' yorumuna da yer verilmişti.
Rüzgar enerjisi ile ilgili atılan adımlar
Türkiye'ye yapılacak rüzgâr enerjisi yardımı İngiltere'de basını meşgul ederken Türkiye'de rüzgâr enerjisi yükselişine devam ediyor.
Nisan ayında Avrupa Bankası Sabancı Holding ve Verbund International'ın Balıkesir'de bir Enerjisa Rüzgâr Santrali kurması için 35 milyon Euro'luk bir anlaşma imzaladı.
2009 yılından beri Türk enerji sektöründe aktif olan ve 170 MW'lik enerji üretimi için lisansı bulunan İngiliz RES enerji de Samsun'da bir rüzgâr santrali kurma kararını açıkladı.
Alman Siemens de Ekim ayında Tekirdağ'da 22 Tribünlük bir rüzgâr santrali kurmak konusunda Borusan AŞ ile anlaştığını duyurmuştu.
Daha önce de Türkiye'de rüzgâr santralleri kuran Siemens'in rüzgar enerjisi bölümü CEO'su Felix Forleman ''Türk rüzgar enerjisi pazarı Siemens için oldukça çekici ve gelecekte burada daha da büyümeyi bekliyoruz'' dedi.
Forleman ''Türkiye'nin hem ekonomisi hem de nüfusu büyüyor. Ülkenin giderek artan elektrik ihtiyacının karşılanması için her geçen gün daha çok yenilenebilir enerjilere yöneliyor. Bu konudaki birinci tercihleri de rüzgar enerjisi'' dedi.