BAZEN

Bazı sabahları uyandığımızda, hiç sebepsiz bir özlemi çöreklenmiş buluruz içimizde.
Bu özlem belki bir arkadaşa, belki geçmişe, belki de bazen istemeden de olsa ihmal ettiğimiz kişilere olabilir.
Gün olur özlemler öylesine büyür, büyürde içimizde, gözümüzün kesmediği yollara bile düşmeyi göze aldırabilir bizlere.
Bazen de, günler boyu esiri olduğumuz derin düşüncelerden bir telefon veya bir zil sesi alır bizi.
Ahhh…..bende seni düşünüyordum ,kalp kalbe karşıymış meğer,sözleriyle karşılarız kapıdaki misafirimizi.
İçimizdeki düşünceler dilimizin kıyısına vurandır çoğu zaman.
Kirli camlardan bakanın görüntüsü hiçbir zaman net olamaz, o hep gri renklerin alanında yaşar.
Ayrıca pozitif düşünmeyi becerebilirsek, kendi kendimize ağırlık olmayız, zamanlı zamansız, asılsız düşüncelerden yorgun düşmez başımız.
Hiç konuşmasak bile içimizdeki düşünceleri gizlemeyiz, yüzümüzün ifadesinde okunur onlar.
Davranışlarımız kişiliğimizi ortaya koyar, bunu belki biz sezemeyiz ama karşı tarafa ayna gibi yansır.
Bazen çok uzaklardan biri ile can ciğer olabiliriz de, ayni çatı altında olduğumuz kişilerle kaynaşamayız.
Bazen, o kadar çok emek sarf etmemize rağmen mutluluğu yakalayamamış olsak da, gün gelir hiç beklenmedik bir anda, elinde bir beyaz karanfille çalıverir kapımızı.
Adı ne olursa olsun.
Kimisi kader der, kimisi kısmet, kimisi de tesadüf.
Bunların hepsi birer imtihan ve hayatın garip cilveleridir bizim için.
Dersimizi kadar iyi ezberlemiş olsak da bilmediğimiz yerlerden gelir çoğu zaman hayatın soruları.
Hayat dersimizin içinde yok yoktur.
Sanki sevdiklerimizle sınar ve sevmediklerimizi çıkarır karşımıza.
Kimimiz ayrılıktan korkarız, kimimiz yoksulluktan, kimimiz sonsuzluktan, bu böyle sürüp gider.
Düşe kalka ilerlerken hayat yolunda, nice kekremsi tatlar yutulur bal yerine, nice dostlar, sevgililer bir bakmışız ki kalıvermişler hayatımızın çok gerilerinde.
Asla, asla, dediklerimizle bile el ele olduğumuzu görmek mümkün olabilir günün birinde.
Asla ayrılamayız dediğimiz aşklar, ufak bir ayrılıkla küle dönüşebilir zamanla.
Gerçek duygular fırtınalara boranlara, ayrılıklara, yalanlara, yasaklara meydan okuyanlardır.
Duygular da insanlar gibidir, hepsi uzak yollara dayanamaz.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol