“1915 Çanakkale Köprüsü, yeni bir dönemin başlangıcıdır”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü törenine katıldı.
1915 Çanakkale Köprüsü’nün Anadolu ayağında Başbakan Binali Yıldırım ve bazı bakanların katımıyla gerçekleştirilen temel atma törenine canlı ve görüntülü bağlantının da kurulduğu Şehitleri Anma töreninde; Millî Savunma Bakanı Fikri Işık, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya da hazır bulundu.
Açılışa AK Parti İl Teşkilatından 5 otobüs ile toplam 250 kişilik bir partili kafilesi de katılım gösterdi. Gençlik Kolları İl Başkanı Bahadır Kovankaya’nın da katılım gösterdiği açılışa yoğun bir iştirak oldu.
Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102. Yıl dönümünü idrak ettiklerini belirterek ve tüm şehit ve gazileri rahmetle anarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale’nin son 1,5 yıl içinde terörle mücadelede, asker ve polis olarak 10 şehit verdiğini hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün, analar babalar ‘ya şehit ol, ya gazi’ diyerek Çanakkale’ye gönderiyorlardı, bugün terör örgütlerinin üzerine gönderiyorlar, Suriye’ye gönderiyorlar. Türk Milleti, işte böyle bir millettir. Vatanı, bayrağı, ezanı, istiklali ve istikbali söz konusu olduğunda gözü hiçbir şeyi görmez” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin cesaretini 15 Temmuz’da F16’lara tanklara, savaş uçaklarına, helikopterlere, silahlara karşı göğsünü siper ederek gösterdiğini, kendilerinin de millete şükran borcunu ödemek için, 14 yıldır gecelerini gündüzlerine katarak çalıştıklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi 14 yılda 3 kat büyüterek, geri kalmışlık zincirini kırdık. Şimdi hedefimiz Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri hâline getirmektir. Ama geldiğimiz noktada görüyoruz ki, mevcut sistemle daha fazla ileriye gidebilme imkânımız yok. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en yenilikçi, en reformcu projelerine imza atmış bir kadro olarak milletimize, yönetim sistemimizde de tarihî bir değişim teklif ediyoruz. Evet, 16 Nisan’da halk oylamasına sunulacak olan Anayasa değişikliğiyle, Türkiye yönetim sistemini değiştiriyor. Sistemin esası istikrar ve güven ortamını garanti altına almaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece 1991 yılından bu yana kesintisiz bir istikrar dönemi içinde yaşamış olsaydı, Türkiye’nin bugünkü yerinden iki kat ileride ve kişi başına düşen millî gelirin 11 bin değil, 22 bin dolar olacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 14 yılda, telafi edebilecek kadar zararı telafi ettiklerini, Türkiye’yi götürebilecekleri kadar ileriye götürdüklerini söyledi ve şunları ekledi: “Ama ne yaparsak yapalım, iş geliyor, bir yerde tıkanıyor. 2007 yılını hatırlayın; Türkiye, büyümesiyle, kalkınmasıyla, yatırımlarıyla gayet güzel yolunda ilerlerken, birden karşımıza olmadık bir engel çıkardılar. Mecliste bize Cumhurbaşkanı seçtirmek istemediler. 367 gibi akıl mantık dışı bir bahaneyle Meclisi kilitlediler. Biz de çözümü millete gitmekte bulduk. Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesi, işte o krizin aşılması sırasında hayata geçirilmiş bir reformdur. Bunun bedeli olarak da tuttular, o zaman başında bulunduğum partiye kapatma davası açtılar. 2011 seçimlerinde, gelin ülkemizi yeni bir Anayasaya kavuşturalım dedik, ona da engel oldular. Küçük çaplı Anayasa değişiklikleriyle, yamayla da işler bir yere kadar yürüyor.”
2013 yılından itibaren yaşadıkları her hadisenin; köklü bir değişimin kaçınılmaz olduğunu gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17-25 Aralık’ta girişilen emniyet-yargı darbesini, milletin desteğiyle püskürtüp darbecileri tasfiye etmeye başladıklarını; ancak bu kez de PKK ve DEAŞ terör örgütlerinin devreye sokulduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemize yönelik tüm saldırıları boşa çıkanlar, 15 Temmuz’da bu defa kanlı bir darbe girişimiyle hedeflerine ulaşmak istediler. Bu millet tankı-topu görünce kaçar, evine saklanır, onlar da ellerini kollarını sallayarak gelip ülkeyi teslim alır sandılar. Tabii öyle olmadı. Milletimiz o gece, tarihimizin en büyük kıyamlarından birini gerçekleştirerek, FETÖ ihanet çetesi mensuplarını derdest etti. Şimdi hepsi mahkemelerde hesap veriyor. Yakalandıklarında itiraf ettikleri ne varsa, şimdi hepsini inkâr ediyorlar. İstedikleri kadar inkâr etsinler. Ortada 249 vatandaşımızın şehadeti, 2 bin 193 vatandaşımızın yaralanması var. Ortada işgal edilmek istenen bir devlet var. Ortada istiklali ve istikbali tehdit edilen bir millet var. O gece dökülen onca kanın sorumlusu kim?O gece silah arkadaşlarına kurşun sıkan kim?Vatandaşlarımızın üzerine tankla topla saldıran, Meclisimizi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesini, Özel Harekât Merkezimizi bombalayan kim? Hepsi de suçüstü yakalandı.”
Milletin müsterih olması gerektiğine, katillerin ve onları destekleyen kim varsa, hak ettikleri cezayı alacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehit ve gazi ailelerine hitaben, “Hiç merak etmeyin, 16 Nisan’dan sonra Parlamento inanıyorum ki inşallah onlarla ilgili idam talebinizin de gereğini yapacaktır. Bu bana geldiği zaman tereddütsüz onaylarım. George ne diyecek, Hans ne diyecek, şu ne diyecek, bu ne diyecek, bunların hiçbirisi bizi ilgilendirmez. Halkım ne diyecek, Hak ne diyecek, bizi bu ilgilendirir” açıklamasını yaptı.
15 Temmuz musibetinin, Türkiye’nin uzun zamandır ihtiyacı olan bir değişimin artık kaçınılmaz olduğunu kendilerine gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tür musibetlerle bir daha karşılaşmamak ve Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşması, 2053 ve 2071 vizyonlarımızı gerçekleştirmesi için ihtiyacı olan yeni yönetim sisteminin startını verdiklerini ifade etti.
Meclis’te AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu konuda müşterek hareket etme kararı alıp üzerlerine düşeni yaptıklarına ve şimdi sıranın millette olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında şu değerlendirmelerde bulundu: “Yeni yönetim sistemini yurt içinde ve yurt dışında milletimize anlatmak üzere çalışmalara başladığımızda karşımızda garip bir tablo bulduk. Baktık ki terör örgütlerinin hepsi bir olmuş ve bu sisteme karşı çıkıyor, ana muhalefet partisi de karşı çıkıyor. Hollanda’da baktık ki Hollanda’nın yönetimi benim Dışişleri Bakanımın uçuş iznini iptal ediyor, benim bayan Bakanımı Hollanda’ya sokmuyor, atlarını, itlerini benim oradaki vatandaşlarımın üzerine salıyor. Almanya’nın Şansölyesi de onun yanında yer aldığını söylüyor. Yazıklar olsun sizlere. Bunların birbirinden farkı yok, al birini vur öbürüne. Ne yaparsanız yapınız, bu milleti yolundan çeviremeyeceksiniz. 16 Nisan’da benim milletim Batının bu yanlış tavırlarına karşı en güzel cevabı inşallah sandıklarda demokratik bir şekilde verecektir.”
1915 Çanakkale Köprüsü’nü ‘Cumhurbaşkanlığı Sistemini isteyenleri mutlu edecek, istemeyenlerin ise huzurunu kaçıracak bir müjde’ olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapılacak köprünün, “102 yıl düşmanlarımızı Boğaz’ın derin sularına gömen, kıyılardaki yamaçları mezarları hâline getiren Çanakkale şehri için yeni bir dönemin başlangıcı” anlamına geldiğini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayak açıklıkları itibariyle dünyanın en uzun asma köprüsü olacak ve Asya ile Avrupa kıtalarını birbirine bağlayacak 1915 Çanakkale Köprüsü ve önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde yılda 90 milyon yolcu kapasitesi ile hizmete girecek, 2023’te 150 milyon yolcu kapasitesine ulaşarak dünyanın en büyük havalimanı olacak üçüncü havalimanı ile Türkiye’nin geleceğe yürüdüğünü vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu millet azmederek, inanarak neleri yapabileceğini açık ve net ortaya koymuştur. İşte bugün burada şehitlerimizin Çanakkale’de ortaya koydukları o inancın, azmin bizlere neler kazandırdığının ispatı bakımından çok önemli” şeklinde konuştu.
Yapılacak köprünün hem ecdada hem de gelecek nesillere layık bir eser olacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır / Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır.”dizelerini okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Evet, biz kaderin üstünde bir kadere teslim olmuş bir milletiz, bizim kaderimizin bölgemizin kaderi olduğuna, kardeşlerimizin kaderi olduğuna, tüm mazlumların ve mağdurların kaderi olduğuna inanıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından 1915 Çanakkale Köprüsü’nün Anadolu ayağında; Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ile köprünün yapımını üstlenen yerli ve Koreli firmaların yöneticilerinin katımıyla gerçekleştirilen temel atma törenine canlı ve görüntülü bağlantı ile katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, köprünün ülkeye ve millete hayırlı olması temennisinde bulundu.
Törenden sonra, Çanakkale programı kapsamında, Türkiye Gaziler ve Şehitler Vakfı ile Türkiye Muharip Gaziler Derneği Çanakkale Şubesi’nin yeni binasının açılış kurdelesini kesen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale Valiliğini ziyaret ederek, Vali Orhan Tavlı’dan şehirde yürütülen çalışmalarla ilgili bilgi aldı. (Cumhurbaşkanlığı)

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol