111. Pavli Panayırı 09-12 Eylül tarihlerinde Yapılacak

Pehlivanköy Belediyesi tarafından düzenlenen tarihi Pavli Panayırı bu yıl 111.kez kapılarını misafirlere açacak. Ülkemizin dört bir yanından yerli yabancı turisti ağırlayacak etkinlik 9-12 Eylül tarihleri arasında yapılacak.
Paylaşmanın, arkadaşlığın, dostluğun, muhabbetin 111 yıllık adresi Pavli; geleneklerimizin, adetlerimizin, örfümüzün ve tarihimizin gözler önüne serildiği bir efsane olarak 4 günlüğüne aramıza dönüyor. Sosyal etkileşimin, insanlar arasındaki dayanışması ile tavan yaptığı, beton bloklar ile kuşatılmış kamusal kullanım alanlarının, iş ve ev arasında sıkışıp kalan insanı, belli güzergâhlar arasında sabitleyen düzenin dışında 111. kez Merhaba diyen tarihi Pavli, 1910 yılından günümüze ırk, renk, din, dil ve mezhep gözetmeksizin bir anne edası ile kucakladığı insanların desteği sayesinde ayakta duruyor.
“Bütün vatandaşlarımız
davetlidir”
Yılın 11 ayında sadece demiryolunu döver gibi geçen trenlerin sessizliğini bozduğu küçük ilçeye panayır zamanında iğne atsan yere düşmüyor. 9-12 Eylültarihleri arasında 111.kez “Panayır Zamanı” diyecek olan efsaneviPavliPanayırı’nın, Türkiye'nin 81 ilinden misafirlerini ağırlaması bekleniyor. Pehlivanköy Belediye Başkanı Hüseyin Açıkel 109 yılı devirmiş geleneğe bütün vatandaşları davet ederek; “Belediyemizce, 111. Panayırımızın düzenlenmesi için Ticaret Bakanlığından izin talebinde bulunulmuş olup, Bakanlıkça panayır düzenlenmesi ile ilgili engel teşkil edecek herhangi bir husus bulunmadığı bildirilmiştir. Buna göre, 111. panayırımızı 09-12 Eylül 2021 tarihlerinde düzenliyoruz. Tüm Panayır sevenlere duyurulur” dedi.
Geleneksel Pavli
Panayırı Tarihçesi
Pavli Panayırı bu yıl 111. yaşını kutluyor ve "Dalya!" diyor. Panayırlar, pagan ve Helen toplulukların önemli gördükleri kale şehirler etrafında belli zamanlarda bir araya gelip, eğlenceler düzenleyerek ticari mal alışverişlerinde bulundukları önemli aktiviteler olarak günümüze değin ulaşmıştır. Yunanca' da "Panegrysis" diye söylenen bu kelime, büyük toplantı, kurultay, festival, kalabalıklar gibi anlamlar içermektedir.70' li yılların sonlarına kadar Trakya'nın birçok yerinde ( Keşan, Lüleburgaz, Pınarhisar, Silivri, Havsa vb...) bu tip panayırlara rastlanırdı. Bu panayırlar daha çok mal ve hayvanların satıldığı, o bildik adıyla "Hayvan ve Emtia Panayırları" şeklinde düzenlenirdi. PavliPanayırı'nın bir diğer adı da "Pehlivanköy Sonbahar Hayvan ve Emtia Panayırı" olarak herkesçe bilinmektedir. Trakya Genelinde ki En Büyük Panayır Pehlivanköy Sonbahar Panayırı, Trakya'da Çatalca'da düzenlenen panayırla birlikte günümüze ulaşmayı başaran son iki panayırdan en büyüğüdür. Panayırın kendine has bir özelliği de, uzun seneler Eylül ayının ikinci haftası başlayıp 4 gün sürmesidir. PavliPanayırı'nın düzenlenmesine ilişkin, 1908 yılında Sultan II. Abdülhamid döneminde tarafından verilen izinde ( İrade-i Seniyye ) panayırın Eylül'ün 7. günü ( ilk haftası) başlaması ve yukarıda bahsedildiği gibi 4 gün sürmesi kararlaştırılmıştır. Pavli'nin Gözleri Hülya BAYRAK. Bu özellik günümüz şartlarında artık rafa kaldırılmıştır. Bunun yerine, çok özel bir durum olmadıkça Eylül ayının ikinci haftasına denk düşen Perşembe günü panayır başlar, dördüncü gecesine rastgelen Pazar gecesi en coşkulu gecesini yaşar, ertesi gün olan Pazartesi günü artık alabildiğine geniş panayır çayırında gelecek yıla görüşmek üzere yükünü toplayan panayırcılardan başka kimsecikler kalmaz. Tren yolunun hemen karşısında bulunan, Ergene nehri kıyısındaki alabildiğine geniş çayırlıkta kuruluyor. Panayır her ne kadar Romanlar'ınbaskın tekelinde gibi düşünülse bile, aslında durum pek de böyle değildir. Romanlar genellikle lunapark bölümünde, kendilerine has eğlence anlayışlarıyla panayırın eğlence ayağını diri tutuyorlar. Kendilerine has, artık kanıksanan jargonlarıyla bu işi en iyi de onların yaptığı şüphe götürmez bir gerçek. Lunapark sadece çocuklara ve gençlere hizmet etmiyor. Yaşı bir hayli ileri olanları da fırdöndü zincirli salıncaklarda, ruhunu emanet ederek cesaretle bindiği gondollarda, muzipçe diğerlerinin araçlarına bindirmek için orta yerde deli gibi dolaşan çarpışan otolarda görmek mümkün. İki kişinin karşılıklı ayakta durarak hızlandırdıkları, küçük gondol tarzı nostaljik salıncaklarda köylü kadınların korku dolu şen kahkahalarını ve basma kumaştan şalvarlarının rüzgara karışan uğultusunu duyabilirsiniz. (H.M.Taner)

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol