İşte Benim Kırklarelim

Merkez İlçe İl Genel Meclis Üyeleri; Nihat Sağlam (AK Parti), Hazel Yolgiden (AK Parti), Cavit Çağlayan (CHP), Seyhan Delioğlu (CHP), İbrahim Atken (MHP), Lüleburgaz İl Genel Meclis Üyeleri; Ceyhun Alkan (AK Parti), Bora Terzi (CHP), Gürcan Kırım (CHP), Yeşim Girgin (CHP), Ertuğrul Koç (MHP), Babaeski İl Genel Meclisi Üyeleri; Şahin Arslan (CHP), Vedat Dal (CHP), Sibel Çınar (CHP), Vize İl Genel Meclisi Üyeleri; Kenan Çiftçi (CHP), Okay Şeran (CHP), Sadık Aykanat (MHP), Demirköy İl Genel Meclisi Üyeleri; Reşat Şükrü Saka (AK Parti), Saffet Üresin (CHP), Kofçaz İl Genel Meclisi Üyeleri; Adnan Öz (AK Parti), Abdullah Mutluer (CHP), Pınarhisar AK Parti İl Genel Meclis Üyeleri; Serdar Dura (AK Parti), Çetin Şinikoğlu (CHP), Pehlivanköy İl Genel Meclisi Üyeleri; Gürkan Umut (CHP), Mehmet Gülay Erkol (MHP) İsimlerine, "KADINA ŞİDDET" konusunda gösterdikleri hassasiyetten dolayı teşekkür ediyoruz
Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'nun, "Bu yeni dönemde, yerele ve yerliliğe atıf yapmayan hiçbir politika başarılı olamayacaktır. Bizim için yerel medya, yerel kanaat önderleriyle birlikte aslında toplumdaki bilinçlenmenin doğrudan adresidir" sözleri ile kadına şiddet konusunda başlattığımız farkındalık dönemi devam ediyor.
Kırklareli'de sadece kadınların değil, mikrofon uzattığımız tüm kesimlerin ortak paydası cezaların arttırılması olurken, en belirgin ortak kelime LENETLİYORUZ oldu
Kadınların aile içi şiddeti dışarıya hiçbir zaman yansıtmadığını belirten Kırklareli İl Genel Meclisinin Erkekleri ve kadınları, konu ile alakalı olarak yaşanacak olan gelişmelerin kadına yönelik şiddetin azaltılacağını işaret etti.
Aileler içindeki şiddetin birçok kez ekonomik özgürlük olmadığından dışarıya yansıtılmadığını iddia eden kadınlarımıza göre, devletimizin şiddet gören kadınlara iş teminatı vermesi muhtemel bir çözüm olabilir.
Giderek yaygınlaşan "MOBESE" uygulaması ile şehirlerin daha güvende olduğunu vurgulayan birçok insanımız, Kırsal kesimde hayatına devam eden kadınların daha güvenli olmaları için bu şartı koştu.
Kırklareli Merkez İlçede yada Lüleburgaz ve Babaeski gibi nüfusun ağırlıkta olduğu yerlerdeki tüm güvenlik uygulamalarını Kırsal kesimlerde görmek isteyen kadınlarımız, medyaya yansımayan kadına yönelik şiddetin yaşandığı asıl yerleri işaret etti.
Kırklareli kadınlarının en çok üzerinde durdukları konu ise eğitim oldu. Ailelerden başlayan ve İlköğretim, Ortaöğretim, lise, üniversite gibi basamaklarda çeşitli eğitimler alan kadın ve erken bireylere konu ila alakalı olarak her sınıfta dersler verilmeli.
"Kadın; dünya, ülkeler, kentler, aileler için en önemli figürdür. Bunun anlatılabilmesi için EĞİTİM şart" sözleri ise tüm mikrofon uzattığımız Kırklareli İl Genel Meclis Üyeleri tarafından işaret edildi.
Kırklareli İl Genel Meclisinin Kadın üyeleri adına açıklama yapan Yeşim Gürgin şunları söyledi,
"Dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye de biz kadınlar değişik biçimlerde şiddete uğruyoruz. Evlere mahkûm edilerek ekonomik faaliyet ve yasal birçok engelle kısıtlanıyoruz. Çalışma yaşamlarımızda bin bir haksızlık veyahut yaşanan ayrımcılığa mahrum kalıyoruz. Toplumun en fakir kısmı olarak görüyoruz. Bir kısımda kaderine terk edilerek yaşıyor burada kadınları güç olarak daha zayıf bırakıyoruz. Bizler Türkiye de %97nin şiddetini görenleriz ve bunların bir çoğunu namus cinayetleri veyahut aile içinde ki şiddet ve sokaklarda bıçaklanarak en son özgecan yavrumuzun yaşamış olduğu çirkince, vahşice insanların demiyorum insan olamazlar yaşadığı olayla sesimizin bu şekilde duyulmasını kesinlikle istemezdim ama maalesef bir şeyler yaşandıkça herhalde daha çok gündem oluyor duyarlılık gösteriyor. İnşallah uzun süre gündem de durur ve unutulmazlar. Anlatılacak söylenecek çok şeyler var toplum içinde yaşanılan komşumuz, ailemiz belki de kendimizin bile yaşadığı birçok zor durum ve şartlarda mağdur kaldığımız durumlar var. Ama bizlerde bayan olarak bence bizler varsak bütün kadınlarımızın gücü ve sağlığı ne kadar elverişli olursa topluma, işine, evine her yere daha verimli olduğu ve bayanların sayesinde beylerin daha güçlü olduğunu düşünüyorum. İnşallah bir daha böyle şiddetler böyle çirkin olaylar yaşanmaz desek te özgecan cinayetinden sonra tekrarında sokakta dövülen kadın bıçaklanan kadın bunlar bizim sadece bildiklerimiz onun haricinde İzmir çocuk hapishanesinde yaşananlar yani bu ülkenin son dönemde bilmediği şeyler belki ve daha önceden de yaşanan şeylerdi şuan daha da hızlı ilerliyor. Düşünüyorum ki ülke nerelere gidiyor.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol