Ulusal Birlikteliğe Çağrı

Ak Parti'nin Tekirdağ'da düzenlediği iftar programında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, AK taban tarafından dikkatlice takip edilen Kırklareli siyasetinin usta ismi Hikmet Yıldırım ile bir araya geldi. Dünyada milyarlarca insan tarafından lanetlenen İsrail'in Filistin saldırılarını kınandığı buluşmada, Kurtulmuş, Uluslararası düzeyde yapılması gerekenlerin neler olduğunu sıralarken, önlem alınmaz ise olacakların altını çizdi. Yıldırım ise, Kırklareli'de bulunan sivil toplum kuruluşlarını göreve davet etti. Buluşmanın diğer gündemi ise Cumhurbaşkanlığı için sandık başına gidecek olan ülke insanı oldu. "Yeni ve güçlü Türkiye'nin kapıları açılıyor" cümlesinin akıllarda kaldığı gecede ikilinin birliktelik pozları görülmeye değerdi

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile partinin Tekirdağ'da düzenlediği iftar programında bir araya gelen Kırklareli'nin duayen siyasetçisi Hikmet Yıldırım gündeme özel açıklamaları ile ön plana çıktı.  
Partisinin düzenlediği iftar programına katılmak üzere Tekirdağ'a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş, AK Parti İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi. İsrail'in Gazze'de yaptığı saldırıların 1948 yılından beri devam ettiğini belirten Kurtulmuş, dünya ülkelerinin bu saldırılara Müslüman kanı aktığı için kılının kıpırdamadığını beyan etti.
"Acilen çözüme kavuşması gereken bir konu; GAZZE"
Kurtulmuş, "İsrail'in Gazze'ye saldırıları özellikle 1867 savaşından sonra sürekli olarak devam eden bir saldırganlıkla karşı karşıyayız. Bu saldırganlığa dur denilebilmesi mümkün olmadı. Çünkü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde arkası olan İsrail, konsey ne karar alırsa alsın bu kararın veto edileceğini bildiği için saldırganlığını devlet politikası haline getirmiştir. Sürekli mevzi kazandı. Sadece siyasi olarak değil, diplomatik ve bölgenin şartlarını kendi lehine olduğunu düşünüyorum. Filistin meselesini tekrar ayağa kalkmamak üzere bitirmeyi amaçlıyor" dedi.
Konuşmasının devamında, Ukrayna krizini bile çözmekten aciz olan bir dünya sistemi ile karşı karşıya olduklarını dile getiren Kurtulmuş, "Birleşmiş Milletler'in bu yapısı hakkaniyeti, adaleti, insafı, ülkeler arasındaki eşitlik prensibini esas almış değildir. Kim güçlüyse onun hakkı üzerine kurulmuş bir sistem vardır. Dolayısıyla ne Suriye'deki sorunu ne de Ukrayna ve Irak'taki sorunları çözebiliyor. Böyle bir ortamda da İsrail hazır krizlere karşı dünya sisteminden bir tepki gelmediğini görünce fırsat bu Filistin meselesini bitireyim diye önemli bir adım atmış bulunuyor. Kendi kirli siyasetinin bedelini masum insanlara ödetiyor" diye konuştu.
"Rotasını halk kendisi belirleyecek"
"10 Ağustos seçimlerinde yeni Türkiye'nin kapıları birinci turda bütünüyle bu milletin önüne açılacaktır" diyerek neticeye olan güvenini ortaya koyan Kurtulmuş, 30 Ağustos mahalli idareler seçimlerinde Türkiye'nin yeni istikametini belirlediğini, 30 Mart Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de vatandaşın yeni istikamette devam mı edeceğini yoksa eski istikamete geri mi döneceğinin anlaşılacağının altını çizdi.
Kurtulmuş konuşmasının devamında,  "30 Mart seçimi ile başlayan sürecin arkasından Cumhurbaşkanlığı seçimi ve gelecek olan genel seçimler Türkiye için tarihi önem ifade ediyor. Milletimiz 30 Mart seçiminde yeni Türkiye istikametinde mi gideceğiz, yoksa eski Türkiye'nin kirli pasaklı yollarına geri mi döneceğiz sorularına çok net bir şekilde yanıt vermiştir. Yeni Türkiye yolunu seçmiştir. Önümüzdeki 10 Ağustos seçimlerinde yeni Türkiye'nin kapıları birinci turda bütünüyle bu milletin önüne açılacaktır. Türkiye tekrar geri dönmemek üzere eski Türkiye'nin defterini dürecek ve bir kenara koyacaktır. Bundan sonraki süreçte Türkiye'nin başkanlık sistemi temelli yeni bir anayasaya ihtiyacı vardır. 1961 ve 1982 Anayasası ile ortaya çıkan sistem en önemli dayanaklarından birisini 10 Ağustos'ta kaybetmiş olacaktır. Eski sistemde ortada bir sandık vardı. Ancak bu sandık olsa dahi eski Türkiye'nin egemenlerinin, beylerinin kendi istediklerini yapabilmelerine izin veriyordu. Cumhurbaşkanlığı makamı bir emniyet sibobu olarak kullanılacak ve eski Türkiye'nin devlet aklı kendisini milletin iradesinden korumayı başaracaktır. Hiçbir şekilde milletin verdiği kararın üzerine bir söz dahi söyleyemeyiz. Kimsenin de söylemesini beklemeyiz" şeklinde konuştu.
"İçimiz yanıyor… Herkes karınca misali tarafını belli etsin"
AK Parti saflarının, dava adamları listesinde ilk sırada yer alan, Milli görüş günlerinden günümüze Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte yürüyüşüne devam eden Hikmet Yıldırım ise, iftar programı sonrası Önadım Medya Grubu Haber Muhabirlerine özel açıklamalarda bulunarak, Kırklareli'deki Sivil Toplum Kuruluşlarını göreve davet ederek "BOYKOTA DEVAM" dedi.
Yıldırım konuşmasında, "Ülke olarak çok hassas bir süreç yaşamaktayız. Ülke içi Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile kritik bir kararın altına imza atacak olan milyonlarca insanımızın diğer taraftan Filistin'deki katliam ile ciddi anlamda yıpratılmış durumda. Bireysel olarak üzerimize düşen, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan gibi tepkimizi her platformda göstermektir. Herkesi bilinçlendirmek gerekli. Bunun olabilmesi için ise sivil toplum kuruluşlarımıza ciddi anlamda görevler düşmekte. Müslüman çocuk ve kadınlara acımadan katleden canilere ancak bu şekilde tavır koyabiliriz. Onlar bizim kalbimize ellerini sokup nefesimizi keserken bizler kayırsız kalamayız. Karıncanın taşıyabileceği kadar suyu alıp, 'Safımız belli olsun" diyerek soranları cevaplaması gibi herkes akan kana tepkisini ortaya koymalı. HAYDİ TÜRKİYE, HAYDİ KIRKLARELİ" dedi.