UYUZ AZGELİŞMİŞ ÜLKE HASTALIĞIDIR

Bir hastanemizde UYUZ hastalığı salgını görülmüş, hastane derhal karantina altına alınmış, uyuz olan kimselerin tedavisine başlanmıştır. Bu zamanda uyuz hastalığının görünmesi de hayret yaratmıştır. Çünkü herkes biliyor ve inanıyordu ki uyuz çoktan tarih olmuş bir Azgelişmiş Ülke Hastalığıdır. Hastalığın Türkiye'de görülmesi yoruma açıktır.
Tarihimizde halk birçok kez salgın hastalıkları görmüş ve yaşamıştır. Bu yüzden çok şeyini, mesela yakınlarını, maddi varlıklarını yitirmiştir. Bu durumu da tarihe not etmiştir. Demiştir ki "ANADOLUNUN SALGINI, İSTANBULUN YANGINI- RUMELİNİN BOZGUNU" meşhurdur.
Osmanlı Devleti'nin Rumeli Ayağı bozguna varan savaşlarla kaybedilmiştir. Tarihin eski bir şehri olan İstanbul ise yangınlar yüzünden çok şeyini, özellikle tarihi dokusunu yok eder duruma gelmiştir. Savaşlar sırasında baş gösteren salgın hastalıklar yüzünden onbinlerce asker ve sivil hayatını kaybetmiştir. Veba, Kolera, Dizanteri, Sıtma, Trhum, Verem bu cümleden olan hastalıklardır. Bir ikisi dışında bu hastalıklar baş gösterdiği zaman kitlesel ölümlere neden olmuştur.
UYUZ, 1950 sonlarına kadar toplumda görülmüş öldürücü olmayan fakat bulaşıcı bir hastalıktır. Daha doğrusu pis bir hastalıktır. Kaşıntı ile kendini belli eder. Vücudun birçok yerinde daha fazla görülmek üzere vücudun her yerinde kaşıntıya sebebiyet verir. Öyle bir hastalıktır ki temasla geçtiği gibi hastanın eşyasını kullanmakla da geçer. Bireysel olduğu kadar aynı zamanda bir kitlesel hastalıktır. Okullarda, kışlalarda, yani toplulukların meydana geldiği yerlerde etkisi büyüktür. Biz bu hastalığı çocukluğumuzda görmüş ve yaşamış kimseleriz. Bu hastalıkta en etkili önlem, hastalık kimde görülmüşse hastayı tecrit etmek gerekmektedir. Hastanın çamaşırlarının kaynatılması bir tedbir olarak dikkate alınmalıdır.
Yukarıda da vurguladığımız gibi UYUZ bir gerilik ve pislik hastalığıdır. İleri ülkelerde bu hastalık görülmez. Bazı hastalıklar fakir ailelerde, toplumun Gecekondu semtlerinde, cahil kesimlerinde daha çok görülür. Bunlar Uyuz gibi, Kasakulak gibi, Verem gibi hastalıklardır. Cumhuriyeti kuranlar bu bulaşıcı hastalıklarla mücadeleyi öne çıkarmışlardır. Mesela Uyuz ile birlikte Sıtma, Verem mücadele edilmesi gerekli hastalıkların başında gelmektedir. Ancak günümüzde en önemli hastalık KANSER'dir. Kanser bulaşıcı değildir ama soyaçekim ile ilgili olduğu şüphesi vardır. İnsan vücudunda kendisini on yıl saklayabilen kendini belli etmeyen sinsi bir hastalıktır.
Uyuz dolayısiyle bazı hastalıklara dokunduk, bazılarına göndermeler yaptık. Doğaçlama bir yazı oldu. Ne diyeyim? Uyuz olmamaya bakın. Günümüzde bizi uyuz edecek şeyler varsa da zaman onları ortadan kaldırır. Zamanın çok şeyi ortadan kaldırdığını biz CUMHURİYETİN İKİNCİ ADAM'ı İsmet İnönü'den öğrendik. Türkiye'nin bu ünlü Devlet Adamı çözümlenmeyen sorunları zamana bırakırdı. "Köprülerin altından çok sular akar gider, geride bir şey kalmaz" derdi.