MART AYININ SÜSÜ

Güneş el edince camdan, güzel, bahar kokan bir Pazar günü, Atatürk parkında buluştuk eski arkadaşla.
Çoktan görüşmemiş olduğumuz için, konuşacak çok şey olsa da zaman çok dardı.
Birkaç bardak çayla da olsa bunu değerlendirmek zorundaydık.
Bir ara arkadaşının kolunda kırmızı beyaz boncuklarla süslenmiş bilekliğe kaçtı gözüm.
Bu ne kız dedim daha mart gelmeden takmışsın marteniçkayı, yoksa memlekete mi gittin?
Sözlerime dudaklarının ucundan dökülen tebessümle cevap verirken bileğini bana uzattı.
Bulgaristan'dan misafirlerim geldi onlar getirdiler dedi.
Bizim buralarda pek bilinmese de Avrupa'da kullanıyor olsa da, marteniçka'nın vatanı Balkanlardır.
Daha şubat ayında mağazalar marteniçkalarla dolup taşar.
Kimisi bileğine, kimisi göğsüne, kimileri yakalarına, kimileri de bileklerinde bileklik gibi takarlar.
Erkek kadın, yaşlı genç veya çocuk ayrımı asla yapılmaz.
1 Mart günü herkes sevdiğine, eşine, dostuna, yakınlarına, çocuklarına veya iş arkadaşlarına komşularına varıncaya kadar marteniçka hediye eder.
Marteniçkanın anlamı renklerindedir, beyaz rengin temiz ve saflığı, kırmızı rengin ise sağlık ve sevgiyi simgeler.
Marteniçka dedikleri ayrıca kolye, broş ve küpe olarak da satılırlar.
Kimilerine göre eskiden çok eski zamanlarda bir Marta nine varmış ve onun kötü ruhundan korunmak amacı ile insanlar marteniçkaları takınmaya başlamışlardır.
Marta nine 1 Martta gelir ve baharın müjdesini engelleyen kötü bir ruhtur, 22 Mart bahar bayramı gelir ve insanlar bu günü son canla bekler çünkü kışın can çekişen halidir.
Büyük coşkularla kutlanır.
O gün isterse diz boyu kar yağsın, hava ne kadar elverişsiz olursa olsun, insanların coşkusunu engelleyemez.
Kıştan kalma kalın giysilere veda etme günüdür.
Mart ayında doğanların karakteri bile o güne göre değerlendirilir.
Mart ayında doğmuş bir kişinin doğum günü soğuk bir güne denk gelirse, o kinininin soğuk kişiliği ile bağdaştırılır.
Yağmurlu gün, gözü yaşlılığa, güneşli gün, sıcak ve güler yüzlülüğe, bulutlu gün ise asık suratlı olarak doğanları anlatır.
1 Nisan gelince ve bir de leylek görülünce, marteniçkalar çıkarılıp çiçek açmış meyve ağacının dalına bağlanıp orada bırakılır.
Kimi araştırmacılara göre ise, Balkanlarda ki bu marteniçka olayı çok essilere hatta Osmanlı zamanına kadar dayanıyor.
Marteniçkalarda da ki kırmızı ve beyaz rengin sevgi ve temizliğin ötesinde TÜRK bayrağının renklerini taşımaktadır.
Tüm insanların ve insanlığın sevgi, barış huzur ve sağlık içende yaşamaları dileklerimle.