ENSAR VAKFI KIRKLARELİ ŞUBESİ PROGRAMI İLE BÜYÜLEDİ

Ensar Vakfı Kırklareli şubesi "BİR ÇIĞIR ÖYKÜSÜDÜR" Şule Şenler Yüksel programı ile pazartesi akşamı Kırklareli halkı ile buluştu.
Program Kırklareli Halk Eğitim Merkezinde saat 19.00 da, Programın açılışı Kırklareli İmam Hatip Lisesi meslek dersi öğretmeni Ahmet Hilmi Taşçı'nın Kuran-ı Kerim okumasıyla başladı. Ardından Ensar Vakfı Kırklareli Şube Başkanı Mustafa Keskin'in konuşmasıyla devam etti.
Ensar Vakfı Kırklareli Şubesi Başkanı Mustafa Keskin yaptığı konuşmasına, "Düzenlemiş olduğumuz Demet Tezcan hanımefendinin sunacağı Bir Çığır Öyküsüdür adlı söyleşimize hoş geldiniz. Biz geçtiğimiz yılın haziran ayında bu vakfımızı kurduk.
Vakfımıza bir daire kiralamak suretiyle haftalık derslerimiz güzel bir kütüphane kurduk üniversite öğrencilerimiz buraya geliyorlar. Burada okuma grupları oluşturdular. Bugünde imam hatip lisesi öğrencilerimiz ve ortaokulu öğrencilerimize yönelik 'namaz bilinci' seminerlerimiz vardı. Bunları icra ettikten sonra bu akşamda bu program için buradayız." Sözleri ile başladı.
28 Şubat'a Keskin
Vurgusu
Keskin konuşmasının devamında 28 Şubat'a vurgu yaparak, "Programımızın şu tarihte şu önemi var biliyorsunuz 28 Şubatı yeni geçtik. 28 Şubatı yıl dönümüydü ki hepimiz hatırlayacağız özellikle Müslüman hanımların daha çok zulüm eziyet gördüğü birçoğunun işinden okulundan mahrum olduğu bir süreçti.
Bu akşam anlatacağımız şule yüksel şenler hanımefendi de İslami mücadelede bir dönemin gerçekten gençliğin idolü olan bir ablamızdı yazarımızdı ve bir hanım efendi Demet Hanım bu akşam onun hayat öyküsünü yaşam mücadelesini bizlere anlatacak." Cümleleri ile konuşmasını sonlandırdı.
Tezcan'ın diliyle "ŞULE ŞENLER YÜKSEL"
Türkiye'de birçok ulusal gazetede köşe yazarlığı yapan ve birçok dergide kalemi ile yer bulan Demet Tezcan ise konuşmasına, "Şule Yüksel Şenler ezber bozan bir isimdir. Çünkü bu işi yapıncaya kadar Müslüman kesimde hiçbir kadın şehir şehir kasaba kasaba dolaşıp on binlere kitlelere hitap etmemiştir. Ve böylelikle Şule Yüksel Şenler mücadeleci kimliğini tüm Anadolu'ya satır satır alın teriyle yazmış. Bu uğurda da her türlü bedeli ödemiştir. Kendisi dönemin jakoben kesiminin toplumu sınıflara böldüğü dünyanın da aslında iki kutuplu olduğu Türkiye'nin de iki kutuplu olduğu sağ sol çatışmalarını doruk noktada olduğu bir dönem de toplumun ötekileştirdiği Müslüman kimlik içerisinden değil kendi üst tabakasında gören sınıf içerisinde gözlerini dünyaya açmış modern bir aileye mensup seküler anlayışa mensup bir çocuk olarak dünyaya gelmiş." Sözleri ile başladı.
Tezcan daha sonra ŞULE ŞENLER YÜKSEL'i ifadelerine taşıdığı konuşmasına, "O yıllarda mesela Cumhuriyetin reddi mirasla gelmiş olması yeni bir ulus inşa etmiş olması dini kimliğe dair dini yaşantıya dair ne varsa ötelemiş olması elbette ki Müslüman kesimde bir özgüven kaybına sebep olmuş cesaretsizliğe sebep olmuştur. Erkekler içerisinde konferans verenler var yazanlar var ama Müslüman kadınlara kendi kimliklerinde kendi seslerinden kendi yüreklerinden hitap eden birisi yok Şule Yüksel Şenler çıkıncaya kadar. Şule Yüksel Şenlerin ailesi de dönemin çok ünlü olan Ankara, İzmir, İstanbul gibi büyük şehirlerinde gerçekleştirilen Cumhuriyet balolarına katılan evde kıblenin dahi bilinmediği dinin çağ dışı olarak görüldüğü bir ailede dünyaya geliyor 6 kardeşler bu 6 kardeşin 3.sü ve daha 14 yaşında Yelpaze Dergisinde yazmaya başlıyor.
20 yaşına geldiğinde Kadın Gazetesinde Görüşler başlığıyla köşe yazıları kaleme alıyor ve dönemin siyasi partilerinde kültür kollarında, gençlik kollarında çalışmaları var dönemin Kıbrıs mitinglerinde meydanlarda şiir okuyan her türlü konferansları takip eden faal aktif ceval cesur bir genç kız…"sözleri ile son verdi.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol