BİR EVDEN ÇIKANLAR ALTIYÜZ YIL BİR DEVLETİ YÖNETTİLER

Osmanlı Devleti yönetilme biçimi ile dünyada örnek bir devlettir. Prof. Dr. Doğan Kuban yeryüzünde böyle bir devlet olmadığını söyler, "Bir evden çıkan insanlar sıra ile devleti tam 600 sene yönetmişler, imparatorluk haline getirmişlerdir. Üst seviyede olan Padişahların babaları Türk, anaları çeşitli ırktan ve dindendirler. Devletin sarsıntısız, kesintisiz devam etmesi için Padişah çocuklarının öldürülmelerine en yüksek yerden buyruk vardır.”
Hiç şüphesiz Osmanlı Devleti ŞAHSİ Devlet idi. Devleti kuranlar Osmanoğulları idi. Yüzyıllar boyu Padişah'ın kulları bu devlete sadakat göstermiş, ona "DEVLET ANA, DEVLET BABA"demişlerdir. Ünlü yazar Kemal Tahir halkın bu söylemini "DEVLET ANA" adı ile yazıp anlatmıştır. Sosyolog Prof. Dr. Cahit Tanyol ise Devlet Ana'ya karşılık, DEVLET BABA'yı yazıp anlatmaya çalışmıştır.
Türkler tarihte devlet kurmakla ünlüdürler. Şimdiye kadar 16-17 devlet kurmuşlardır. Cumhurbaşkanlığı Forsu bu devletleri sembolize etmektedir. Kurulup yıkılan bu devletlerin içinde yalnız üç tanesi TÜRK adını taşımaktadır. Bu üç devlet, GÖKTÜRK DEVLETİ, TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ, KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ DEVLETİ'dir.
Göktürk Devleti Ortaasya'da kurulmuş, kendine ait yazısı (Alfabesi) olan bir devletti. Türkler, Ortaasya'dan Anadolu'ya gelirken yazıları ile gelmiş olsalardı bugün yeryüzünün en medeni, en ileri ülkesi olacaklardı. Ancak ne var ki Ortaasya'dan gelirken Ortadoğu'ya geldiklerinde Arap Yazısı'nı almışlardır. Bu yazı türü Türk ırkının ruhuna uygun düşmemiştir. Nitekim Cumhuriyet tarihinin ünlü Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel bir yazısında, "Biz Kurtuluş Savaşı’nda yalnız düşmanı değil, Arap Ruhu’nu da yendik” demiştir. Bir ulus hangi dili "ANADİL" olarak konuşuyorsa O Dil onun bağımsızlık sembolüdür. Çünkü, dil, ulusu birleştiren bir temel unsurdur. Bizi bir arada tutan, birbirimize bağlayan Anadilimiz Türkçe'dir. Bir düşman bir ulusu savaşmadan yenmek, yok etmek istiyorsa önce onun dilini yok eder. Düşmanın birinci hedefi işgal ettiği ya da dost gibi davrandığı ülkenin dilini yok eder. Türkler Müslümanlığı kabul ederken ve sonraki süreçte bunu yapmışlar, dilimize kendi dillerinden on binlerce kelime sokmuşlardır. Osmanlılar'ın Türk oldukları halde tarihte Türk Dilini korumamışlar, Araplardan, Perslerden yani İran dili olan Farsça'dan çok sayıda kelime almışlardır. Yeni bir dil yaratmışlardır. Yarattıkları bu dil, üç dilden meydana gelmiş olan OSMANLICA'dır. Mustafa Kemal Cumhuriyetin ilanından sonra yaptığı Dil Devrimi ile Türk Dili'ndeki Arap ve Fars(İran) kökenli kelimeleri atmış, yerlerine Türk halkının konuştuğu özbeöz Türkçe kelimeleri koymuştur. Böylece devletimiz siyasi bağımsızlığını kazanırken dilimiz de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtulmuş, Türk Dili bağımsızlığını kazanmıştır. Bir dilde kelimeler yani SÖZCÜKLER duygu, düşünce ve fikir kalıplarıdır. Biz duygu ve düşüncelerimizi, söylemek istediğimizi kelimelerle ifade ederiz. Kelimeyi bilmiyorsak düşündüğümüzü, duyduğumuzu söyleyemeyiz. Bu nedenle başka dillere ait kelimeleri kullanmaktan kaçınmalıyız. Dilimiz, bayrak gibi bağımsızlık sembolümüzdür. Böyle bilinmelidir.