27 MAYIS 1960 HAREKETINI "GÖLGEDEKI ADAM" ANLATIYOR

27 Mayis 1960 tarihinde Türkiye'de bir ihtilâl oldugunu, bir devrimci süreç basladigini, halkta yeni bir umut dogdugunu, hareketten dolayi halkin birbirini kucaklayip kutladigini ancak su an 50-60 yaslarinda olanlar bilirler. Bu yasin altindakiler 27 Mayis 1960 Devrimi'ni ne kadar bilirler, bilemem. Zira bu hareketi sembolize eden HÜRRIYET ve ANAYASA BAYRAMI 12 Eylül 1980 Darbesi'ni yapan Kenan Evren ve arkadaslari tarafindan kaldirilmistir..
Bu nedenle 27 Mayisi sevenler 12 Eylülü sevmemislerdir. Çünkü 27 Mayis 1960'in hareket noktasi daha fazla özgürlük, daha fazla demokratiklesme, Türkiye'yi daha hizli çagdaslastirip yeniden yapilanmasina olanak saglamak oldugu halde, 12 Eylül 1980 Hareketinin gerekçesi ASAYIS SORUNU'nu çözmek, siyasi iradeyi, devlet yönetimini Sag Görüs'e teslim etmek olmustur. Fakat ne var ki Özgürlesmenin, daha fazla Atatürk ve Cumhuriyet Bilinci ile yasamanin ömrü 20 yil sürmüs, Sagcilasma ise 25 yilda bugüne gelmis, Islamci Hareket ve kadro iktidar olmustur. Türkiye daha önceki dönemden geriye düsmüstür. 27 Mayis 1960 Devrimi'ni yapan Milli Birlikçiler'le on yil kadar (1965-1975) Ankara'da, Halkevleri Genel Merkezi Yönetiminde, Atatürk Enstitüsü'nde beraber olduk. Birçogunu, söz gelimi Suphi Karaman'i, Kadri Kaplan'i, Selçuk Atakan'i, Emin Arat'i, Ahmet Yildiz'i, Nuri Hazer Pasa'yi ve "GÖLGEDEKI ADAM" Dündar Seyhan'i, bunlarin içli disli olduklari Atatürkçü bilim adamlarini, sanatçilari, Anadolu'nun önde gelen cumhuriyetçilerini burada tanidim. Kendilerine "Gölgedeki Adam" Dündar Seyhan'in düsüncelerini gerekçe ve hareket noktasi yapmislardi.
"GÖLGEDEKI ADAM", eski Amerikan Askeri Atesesi Kurmay Albay Dündar Seyhan ve ayni zamanda yazdigi ve bana 10.9.1971 tarihinde "Kardesim Nazif Karaçam'a" diye imzaladigi kitabin adidir. Bugünlerde bu kitabi bir kez daha gözden geçiriyorum. Arkadan Dündar Seyhan'in arkadasi, benim dostum Kurmay Albay Emin Arat'in imzalayip verdigi KEMALIZM adli kitabini okuyacagim. Emin Arat 1960 Devrimi'nde bir süre için Kirklareli'nde Askeri Valilik yapmistir. 27 Mayis Devrimcileri genelde söyle düsünüyorlardi Bu düsünceleri "Gölgedeki Adam" kitabindan alarak aktariyorum. Aktaracaklarimi kendileriyle de çok görüsüp tartismisimdir. "Biz biliyorduk ki diyor Gölgedeki Adam, Türkiye (1950'li yillarda) yari feodol bir hayat yasamaktadir. Derebeylik sisteminin kökü kazinmalidir. Biz biliyorduk ki Türkiye siyasi bir kesmekes içerisindedir. Bu kargasaligi yaratan politikacilar kilavuzlugu artik sona ermelidir. Biz biliyorduk ki Atatürk devrimlerine ragmen Türkiye elân Ortaçag Karanligindadir. Türkiye'nin elinden tutulmali ve "Çagdas Uygarlik düzeyine çikarilmalidir".
Biz biliyorduk ki Türkiye ekonomik düzensizlik içerisindedir. Kendi kendine yeter hale getirmek hedef olmalidir.
Biz biliyorduk ki Türkler yüzyillar boyu kanini, sülük bir zümreye emdirip durmaktadir. Türkleri ferdi ekonomik serbestlige kavusturmak gerekir.
Ve biliyorduk ki Türkiye'yi içinde bulundugu çikmazdan, eskimis bir kadro kurtaramaz artik. Türkiye, Atatürk'ün projektör kafasinin isigini almis, Türkiye'yi taniyan ve Bati görgülü yepyeni bir kadro (ekip) lazimdir.
Türkiye modern kafali, Atatürk Ruhlu, hamleci, dürüst ve fedakâr bir Idare Edenler Kadrosu'na muhtaçtir. "1966'da bu görüste olanlar bugünde ayni görüstedirler.
Rahmetli Dostum Dündar Seyhan ve Suphi Karaman ve digerleri ile yeri geldikçe bunlari tartistik. Ancak onlar dahi devrimci ve Atatürkçü bir düsünceye, ruh ve heyecana sahip olmalarina ragmen zaman zaman memleketi yeterince tanitamadiklarini söylemislerdir. Mesela Halkevlerini, Köy Enstitülerini bir yasa ile ve günün kosullarina göre açmayi düsünmemislerdir. Ama hiç degilse Kenan Evren gibi ülkeyi geriye götürmemisler, aksine ilerlemenin yolunu açmislardir. Ölenlere rahmetler, yasayanlara uzun ömürler dilerim.
nazifkaracam@gazetetrakya.com





Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol